Öz yurdumda sürgünüm ben
Köküm garip dalım garip
Oldum yerimden yurdumdan
Bağım garip gülüm garip

Belirsiz mekânım yerim
Her gün yolum bekler yârim
Gurbet elde derbederim
Takat garip halim garip

Savrulmuşum dört bir yana
Yaranamadım cihana
Sözüm beni anlayana
İlim garip kelam garip

İlim irfan ışığında
Aradım hakkı her yanda
Yusuf oldum bir kervanda
Yolcu garip yolum garip

Yolar vardır kıldan ince
Kalbim titrer hak deyince
Teslim oldum İsmail’ce
Ömrüm garip yılım garip

Büyüğü küçüğü bildim
Asla ileri gitmedim
Bir kul dahi incitmedim
Ağzım garip dilim garip

Dilim söyler akar yaşım
Sevgiye hasrettir döşüm
Küsülü bacım kardeşim
Haber garip selam garip

İçim yanıp kan ağlıyor
İçim içerimi yiyor
Anlatması yazması zor
Kalem garip elim garip

Kimseler arayıp sormaz
Hatır sorup selam vermez
Yanar ağlarım duyulmaz
Yaşım garip külüm garip

Mustafa’yım dertli başım
Gurbet doldu içim dışım
Ayrılıklar arkadaşım
Dirim garip ölüm garip

Mustafa deniz
( Garip başlıklı yazı deniz1649 tarafından 25.07.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.