Müsaade edermisiniz derken,
Yüreğim yerinden çıkar gibi oldu.
Evet oydu...
Yıllar ne çabukta geçmişdi,
Benbeyaz olmuşdu saçları.
Yüzüne bakarken gözlerinde boğulur gibi oldum.
Dizlerim titriyordu,
Koltuğa yığılıp kaldım...
Acaba tanımış mıydı.?
Hostesin anonsuyla irkildim.
Arabamız hareket ediyordu.
O ise benim yanı başımda,
Nefesini duyuyor,sıcaklığını hissediyordum.
O, beni hiç görmüyor,hep dışarıyı seyrediyordu.
Yoksa beni gerçekten tanımadı mı.?
Bu kadar acımasız davranabilirmiy di.?
Geçmişde ki o güzel günlerimizin hiçmi değeri yoktu.
Evlenecek,çoluk çocuğumuz olacaktı,
Ben onun dönüşlerini kapı önünde bekleyecektim.
Hep derdi kızım olursa sana benzesin,
Seni seviyorum dediği zaman dünyalar benim oluyordu,
Bir rüyaydı,
Bense bu rüyadan uyanmak istemiyordum.
O, gece
Keşke o gece'yi hiç yaşamasaydım.
Bir ondört Şubat akşamıydı,
Küçük bir barda sevgililer gününü kutlayacaktık,
Gece ilerlemiş,bense kollarında bitmesini istemediğim,
Saatleri yaşıyordum....
Karşı masadan bir kırmızı karanfil gönderildi,
Hayatım alt üst oldu.
Anlatamadım geçmişde ki hatamı,
Soldu tüm karanfiller avuçlarımda,
Bir gençlik hatası paslı bir çivi gibi saplandı yüreğime.
Masa'yı terk edişinden bu yana tam yedi yıl geçti,
Yedi onsuz olan ömür.
Hep susdu,ne telefonlarıma ne mektuplarıma cevap verdi.
Giderken hep o bakışları kaldı aklımda,
Unutamadığım o bakışları....
Boynuna sarılsam,yalvarsam acaba beni tanırmıydı.?
Anlarmıydı onsuz yaşamadığımı.
Ya evlenmiş, çoluk çocuğu olmuşsa...?
Ya beni unutmuşsa..' varsın evlensin,varsın unutsun ne çıkar...
Bu yolculuğun hiç bitmesini istemiyordum.
Hostes kız seslenirken göz göze geldik,
Gözlerini birden kaçırdı,
Belliki yüreğinden atamamışdı beni..
Dudaklarımın kuruduğunu anladım,
Kaderim burda da bana bir oyun oynamışdı.
İstemediğim halde bir sigara içmek istedi canım,
Ondört Şubatı bir daha hatırladım...
Dalından düşmüş sarı bir yaprak gibi savruluşumu gördüm.
Ağlamak istiyorum.......
Otobüsün koridorunda ilerlerken yan yana geldik.
Gözlerime baktı.
Beraber bir çay içelim mi dedi.
Ne evet ne hayır diye bildim,
Kendimi onun masasında buldum.
Hiç değişmemişsin dedi.
Sen'de öyle..
Gözleri çakmak çakmak oldu,
Ben değişdim dedi....insanlara karşı güvenimi yitirdim.
Bir hancer gibi yüreğime oturdu kelimeler,
Afet beni diyemedim.
Diyemedim senden ayrıldığımdan bu yana yaşamıyorum.
Gözlerimi kaçırdım, ezik bakışlarla..
Evlendin mi.?
Evet.
Ya sen..?
Evlenmedim desem ne çıkardı ki,
Evet deyi verdim....
Afyon'dan Ankara'ya kadar hiç konuşmadık.
Bir ömrü bir bardak çay içeçek zamana sığdırmışdık.
Ankara'ya geldiğimiz anons edilirken,
Gözlerime baktı
Her bakışında bir kez daha ölüyordum,
Ne olur bırakma beni diyemedim.
Ankara terminalında birkaç adım beraber yürüdük,
Durdu
Uzun uzun bakıştık,
Ayrılıken elimi tuttu,
Yarın dedi ondört şubat kızımın doğum günü,
G E L İ R M İ S İ N.............?.