SANAL DOSTLUK
Evvel kelam; Esselam...
Dost bildiklerim !
Dostluk mu, o da ne ?
Dost mu, nerede ?...
Dostun dosta ettiğini !
Dost ol da gör !
Arkadan vuran dost !
Dost kazığı !
Gerçek dostluk !
diye başlayıp dosta sitem konulu o kadar çok yazılar yazıldı,şiirler dizildi,diziler çekildi,şarkılar söylendi,
türküler yakıldı, fallara bakıldı ki son zamanlarda, ne alfabede harf kalır anlatmaya,ne kurulmamış cümle kalır inandırmaya, oldu olacak;
'' dostun mu var derdin var'' deyinde olsun bitsin ne deyim...
Dert demişken ;gelin dostluk adına dertleşelim,mertleşelim,sertleşelim biraz, hal böyle olunca;
- ya...( diyorum kendi kendime)
- ya dost kelimesinin içini boşalttık gibi geliyor bana ya da ifadeleri değiştirdik,kendimizce geliştirdik;
sıfatlar karma karışık, ilişkiler sarpa sarmaşık,ifadeler pek bir allı/şık ;
Ortağam, toprağam, panpam, kankam, aşkitom, üstadım, hacım, hocam, azizim, mirim, pirim...
Pirim demişken; hepimiz bilerek yada bilmeyerek pirim verdik bu gidişata ya da dost kelimesinin başına sıfatlar yakıştırdık kendimizce;
yazı dostluğu, kalem dostluğu, kara gün dostluğu, iyi gün dostluğu,diri gün dostluğu,ölü gün dostluğu, dayı dostluğu, sanal dostluğu...
Sanal dostluk demişken; biraz soluklanalım mı?
- Eee, ne var bunda dostluk işte ?
- işine gelmiyorsa, hoşuna gitmiyorsa, beğenmiyorsan, istemiyorsan, seni tutan yok çek git kardeşim,
- sen hangi hakla yazıyorsun?
- sen kimsin, ne ayaksın oğlum?
-''biz senin dostluğunu da biliriz'' diyenlere kulak kabartıp herkese hakkını verelim isterseniz.
-biraz ses/sizlik lütfen !
...
- tamam bu iyi.
En son ne zaman ve kime sadece ve sadece ''dostum''dedik de ''buyur dostum'' cevabını aldık ?
Diyenlere de alanlara da ne mutlu, hepsi de eli ve alnı öpülesi insanlarımız mutlaka,yapışın eteklerine, kucaklayın onları ve basın bağrınıza ''dostum ''diye, çünkü onlar cidden dostunuzdur ve herkesin mutlaka vardır ve olmalı da zaten dostu...
Dost demişken ;bilmenizi isterim ki amacım olmazları oldurmak,satırları doldurmak,hevesleri soldurmak değil,
ortaya bir laf edip kenardan bakmak da değil benimkisi;
- dikkat çekmek mi?
- evet dikkat çekmek !
Olanla yetinmeyip,olanın hakkını ve şükrünü eda etmeyip dahasına tamahımız yok mu? bu küçültüyor işte bizi içten içe.
İç demişken ;içten ve samimi olmak gerekiyor her konuda.
Tüm içtenliğimle ve samimiyetimle ifade edeyim ki dünya üzerinde bugün ''DOSTLUK''diye bir kavram
ve duygu dahası bir vurgu varsa inanın bunun kaynağı bizim öz insani kültürümüzdür.
Ademiyet tarihimizin dostluk örneği sayfalarını lütfen karıştıralım,yeni nesillerimizi bu güzide dostluklarla barıştıralım
ve nefislerimizi öyle güzel dostluklara alıştırıp birbirimizin dostluğu ile yarıştıralım...
Günün anlam ve önemini anlatan söz yada şiirlerle yazıyı pişirecek,güzel kafalarınızı, ne idüğü belirsiz diyebileceğiniz birinin hamasi sözleri ile şişirecek değilim haşa.Tereciye tere satmak ne haddime velev ki arifler ve akifler dergahında olayım...
Dostluk adına yazılan yazılara ve şiirlere,diğer konulu yazılara ve şiirlere oranla daha bi duygusal mı yaklaşıyoruz ne
yazarken de okurken de fazla yorulmuyoruz.
Yorulmak derken, siz dostlarımı yok yere yorduysam affola.
Dostlar sağolsun ,dostluk hep varolsun, kalbiniz hep sevgi ile d/olsun...
D/olmak derken ;
-Neyse,
- daha erken...!
ahir kelam; Vesselam.
Feyzullah AKGÜL
Konya
