Mahşeri fısıltılar dudaklarıma sürülen,

Sen her akşam kahır dolu baktığında...

Süngüsü düşmüş şiir gibi kirpiklerin,

Gözlerinden, yüreğime aktığında..

Talihsiz bir zaman aralığı

Talihsiz bir ıstırap yanığı şiirlerimin arasında...

 

Sanki bir ayinin son dansı,

Ayaklarımın ha bire sana doğru yürüdüğü...

Dolunayın doğduğu gözlerinde hüzün,

Sararmış bir kâğıt parçası gibi buruşuk,

Hesabını yapamaz olmuşken gündüzün...

Şimdi kocaman bir yalnızlık bestesi ezberlenmiş,

Şimdi gökyüzünde nice şarkılar var, eskimiş...

 

Yere düşen her sözcük sesi kulaklarımda,

Alışma yokluğuma diye inleyen nefes...

Tozlanmış bakışlarının izleri yollarıma dökülen,

Kulaklarımda akşamdan kalma içli bir ses...

Neşesi harmanlanmış bir beden,

Neşesi çalınmış çocuk gibi kavuşmak isteyen...

 

Kasımda aşk başkadır bilirim,

Bir de nisanda çıkmak sevdanın burçlarına...

Say ki denizyıldızı ta uzaklardan salınan,

Melankolik düşler veya emanet duygular,

Dilimin üstünde saklanmış en son öpücük,

Seni seviyorum diyen yankı dağlarda,

Seni seviyorum ölsem bile kurşun ağlarda...

 

Perdelere sinmiş gölge gibiyim,

Bir akrebin en son zehrini gözlüyorum,

Şiir olup içmek için şerha şerha...

Sonra sarıyorum sımsıkı dualarıma,

Yüzümün çıkmaz sokaklarına, düşüyor sevginin resmi,

Tekrar söylüyorum yokluğuma alışma,

Tekrar haykırıyorum alışma yokluğuma...



Zekeriya EFİLOĞLU

Gaziantep

08.01.2014


https://www.facebook.com/ZekeriyaEfilogluSiirleri

( Alışma Yokluğuma başlıklı yazı Z.EFİLOĞLU tarafından 8.01.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.