TÜRKİYE ÜZERİNDE OYNANAN KİRLİ SENARYOLAR-MUTLAKA OKUYUNUZ SİTELERİNİZDE YAYINLAYINIZ
Millet iradesiyle başa gelmiş iktidarlar yolsuzluk,komünizm ,faşizm ve
son zamanlarda irtica geliyor diye yıllardır alaşağı ediliyor.Türkiye de maalesef on yılda bir yapılan darbelerle demokrasi kesintiye uğratılıyor.Bunda hükümetlerin hiç hatası,kusuru yok mu elbette var.
Ama biraz klasik bir tespit olacak ama en kötü demokrasi,en iyi darbeden daha hayırlıdır. Türkiye de Askeri darbelerin önünün kapanmış olmasıyla birlikte,gezi olayları ve paralel yapı denilen Gülen cemaatinin yaptığı darbe girişimleri dış güçlerin boş durmadığının ve ülkemiz üzerinde yeni oyunlar oynandığının göstergesidir.
Mevcut hükümeti sadece dindar islami bir kesimi temsil ediyor diye düzenlenen 28 Şubat darbesinde Fadime Şahin ler Ali Kalkancılar birer oyuncu piyon olarak malum odaklarca kullanılmışlar,hatta darbeye meşru zemin hazırlamak için aczimendi diye ucube bir tarikat icat etmişlerdir.Bunlardan bir kısmı belli odaklardan maaş aldıklarını itiraf etmişlerdir.Bu kişiler darbeciler tarafından bizatihi dindar,islami bir hükümeti bunlar irtica tehdidi yayıyor diyerek halkın gözünden düşürmek için parayla satın alınmış,derin devletçe kullanılmıştır.Oysa tasavvuf ehli sokaklarda zikir etmez,gösterişten,alayişten uzak insanlardır.Bunların sahte ve ısmarlama tarikatçılar olduğunu gerçek yüzlerini halkımız deşifre etmiştir.28 Şubat postmodern darbesiyle
Batı çalışma grubu (BÇG) kendi halkını fişlemek üzere kurulmuş ve ülke genelinde faaliyet sürmüş ,ma'sum halkımız bu illegal yapı tarafından filan sağcı falan solcu öteki şeriatçi diyerek fişlenmiştir.
Bu kişilerin gayesi Türkiye de Komünizm Faşizm karışımı ucube illegal bir
oluşum meydana getirmek, ülküsü hedefi belli olmayan, inançsız, gayesiz robot bir nesil yetiştirmek,faşist militarist bir yönetim tarzını, zorba bir rejimi ülkeye kabul ettirmektir .Bunlara göre Türk insanı kendini yönetemez, onları koyun gibi güdecek akil insanlara bir takım çobanlara ihtiyaç vardır. Oysa Türk insanı zekidir,kendi kendini yönetme tarzı olan demokrasiyi benimsemiş ve özüne sindirmiştir.
Atatürk bu ülkeyi yokluk içinde teslim almış yedi düele karşı verdiği istiklal savaşıyla Türk milletini esaretten topyekün yok olmaktan kurtarmış olan, Cumhuriyeti kuran yüce önderimizdir.Ama biz özde Atatürkçü olanların yanındayız. Sözde,görünüşte Atatürkçülerin,yüce Atayı maske olarak kullananların değil. Cumhuriyet mitinglerinde bunların arasına
karışmış illegal örgütlerle birlikte ne kadar milliyetçi ve Atatürkçü olduklarını Türk halkı görmüştür.Atatürk,hiç kimsenin tekelinde olamaz.Sağcısı,solcusu,dincisi herkesin büyük kurtarıcısı,velinimetidir.
Halkın seçmiş olduğu bir milletvekili olan Merve Kabakçı TBMM den sırf başörtüsü kullandığı ve tercihini örtünmek yönünde kullandığı için adeta bir vebalı gibi meclisten zorla çıkarılmış,vekillik hakkı darbe zihniyetli gaafillerce gasp edilmiştir. Darbe öncesi medyaya ve sivil toplum örgütlerine çeşitli konferanslar verilmiş, beyinleri yıkanan medya ve sivil toplum örgütleri maalesef alenen kışkırtılmış ve meşru bir hükümete karşı düzenlenen dünyada eşi görülmemiş bir darbeye zemin hazırlamışlardır.
Fakat Yüce Allah bunlara asla izin vermemiş,bin yıl sürecek diye övündükleri 28 Şubat darbesi henüz on yıl bile sürmeden Türkiye tarihinin karanlık ve utanç verici bir sayfası olarak yerini alacak ve
aziz milletimizce asla aklanmayacaklardır.Masum halkımıza gözdağı vermek ve halkı korkutmak bir korku imparatorluğu kurmak amacıyla Ankara sokaklarında tankları yürütenler şimdi kanun önünde hesap verme durumuna düşmüşlerdir.
Derin devlet bir imtihanı daha halkın sağduyusu karşısında kaybetmiştir.Bu gözü dönmüş mihraklar gelecekte de boş durmayacak fırsat kollayarak yeni maceralara girişeceklerdir.
Fakat şunu bilmelidirler ki darbeler devri artık Türkiye için kapanmıştır.Darbenin her türlüsü denenmiş bugün demokrasi ve özgürlükler konusunda güçlü ve kararlı olan ülkemizde barış huzur ve istikrarın teminatı olan bir iktidar tarafından tüm darbe girişimleri boşa çıkarılmıştır. Darbe yıkmak demektir. Yıkmak kolaydır, ama zor olanyapmaktır. Türkiye geleceğinin inşaasını darbecilere bırakamaz.Ülkemiz kendi kaderini kendisi çizecek bir olgunluğa erişmiş, ülkede demokrasi artık tam anlamıyla rayına oturmuştur. Darbeler ancak 3 ncü dünya ülkelerinde meşru görülebilir.İleri demokrasi literatüründe darbelere asla yer yoktur.
Sahi darbe deyince Türkiye de hangi parti akla geliyor. Hemen bütün
darbelerin arkasında CHP nin bulunması sizce bir tesadüf olabilirmi. Halkın vermediği,layık görmediği iktidarı bu parti cebirlezorla ele geçirmek için maalesef yıllardan beri darbe çığırtkanlığı öncülüğü yapmakta olduğunu ve TSK yı bu konuda kışkırttığını artık bu ülkede bilmeyen yoktur.Gelin bu oyunu artık birlikte bozalım. Kahraman Türk Ordusunu seçilmiş meşru hükümetlere karşı kışkırtarak asli görevinden uzaklaştıran
bu tescilli darbe çığırtkanı partiye sandıkta gereken dersi verelim.
Daha,dün gezi eylemcilerinin alnından öperim diyerek halkı bölücülüğe çağıran sokak eylemlerini vandalizmi yayarak eylemleri bizzat vekilleri aracılığıyla kışkırtarak onlarca vatan evladının polislerin ölmesine ve yaralanmasının bir numaralı müsebbibi CHP dir.Ha bu arada tuzu kuru ve hangi mihraklara hizmet ettiği malum olan holding patronlarını ve iş dünyasının bir kesimini ve yandaş medyayı unutmamak gerekir. Bunların bir sloganı var laiklik elden gidiyor, yetişin diye Cumhuriyet mitinglerinde halkın bir kesimini sokaklara döken yine bunlardır.
Laiklik bir din gibi islamın karşısına çıkarılamaz. Laiklik herkesin inandığı değerleri özgürce yaşama biçimidir. Devletler laik olur insanlar laik olamaz,Türk halkına zorla dayatılamaz. Ayrıca laiklik dinsizlik de değildir.Bu kadar yanlış anlamaya sebep olan laiklik maddesi tartışılmalı içi doldurulmalı gerekirse anayasadan çıkarılmalıdır.Ne Avrupa devletlerinde-birkaçı hariç- nede ABD de laiklik maddesi anayasalarında yoktur.,Türk milletinin resmi dini İslamdır diye kabul edilmelidir.Halkının yüzde 90 nı Müslüman olan Türkiye devletinin resmi bir dini olmalıdır.Türk insanı yeterli olgunluğa ulaştığında bu konudaki nihai kararını elbette verecektir. Halkımız şunu çok iyi biliyor ki, bu ülkeye ne komünizm, ne faşizm nede şeriat gelemez. Ben iddia ediyorum, anketler yapılsın yada referanduma gidilsin şeriat rejiminin başa gelmesini ancak çok küçük bir
azınlık dışında kimse istemeyecektir. İslam ı öcü gibi gören odaklar onu toplum hayatımızdan çıkarmayı başaramayacaklar. Ayrıca kendilerine bayrak olarak seçtikleri yüce Atatürk de dindar bir aileden gelmiş ve dini değerlerimizi her fırsatta korumayı şiar edinmiştir.Atatürkü sevmek onun; Türkiye yi muasır medeniyetler ufkuna yükseltme hedefine doğru koşmakla süper devletlerle yarışmakla mümkündür
Türkiye de maalesef demokrasi tarihimiz derin yaralarla doludur.Ülkemizde darbeler döneminde başbakanlar idam edilmiş,
onlarca gazeteci yazar aydın derin yapı tarafından
katledilmiştir. Şayet ideolojik düşüncelerini açıklamaktan başka suçları olmayan Deniz Gezmiş ve arkadaşları asılmasaydı belki de Türkiye de
bu kadar karışıklıklar olmayacak,halk sokaklara dökülmeyecek terör tırmanışa geçmeyecekti.Gelelim demokrasi şehitlerimize bu vesileyle
onları rahmetle anıyoruz.;
Merhum Adnan Menderes ve arkadaşlarını çeşitli entrikalarla iftiralarla karalayarak
idam eden bu güçler ilahi irade önünde bir gün mutlaka hesap vereceklerdir.
Merhum Turgut Özalı Kartal Demirağ adlı gence vurduran,sonra da zehirleyerek şehit eden yine bu derin yapıdır.
Başbakan Nihat Erim derin yapı tarafından öldürülmüş,failleri bulunamamıştır
Merhum Eşref Bitlis terörü bitirme planından dolayı uçağına suikast yapılarak öldürülmüştür.
Keza Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan gladyo tarafından çapraz ateş sonucu katledilmiştir. Sebep Diyarbakır halkına sıcak davranması açılım harekatına öncülük etmesidir.
Malatya da düşen Casa tipi uçakta bulunan kahraman Türk komandolarını taşıyan uçakta bu derin yapı tarafından düşürüldüğü bilinmektedir. Eski bir özel harekatçı bu eylemi de Gaffar Okkan cinayetini de kendilerinin yaptıklarını bir tv kanalında itiraf etmiştir.
12 Eylül darbesiyle nice masum Türk genci idam edilmişler,bu gençleri idam eden zorbalar yaşları gereği
ceza almayacaklarını bildikleri için bugün olsa yine aynısını yapardım diyebilmişlerdir.
Gazeteci yazar Abdi İpekçi,Uğur Mumcu görevlerini yaptıkları için
hunharca öldürüldüler.Oysa onların özgür ifade hakkını kullanmaktan başka suçları yoktu.
Türkiye artık düşünce suçu işledikleri bahanesiyle gazeteci ve yazarlarını hapislerdeçürüten ve onların öldürülmelerini seyreden bir ülke olmaktan çıkarılmalıdır.
Şimdilerde meşru bir hükümet olan AKP yi cebren iktidardan
indirme planları yapanlar bu defa tüm Türk halkını karşılarında bulacaklardır.Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.Bu nezih ülkede
tankların önüne kendini atacak nice demokrasi aşıklısı babayiğitler var.
Bu yüzden hiç kimse darbe girişimine tevessül bile etmesin,zihinlerinden
dahi geçirmesinler.Türkiye karanlık güçler tarafından yönetilemeyecek kadar demokrasiye Cumhuriyet rejimine inanmış vatansever insanlardan oluşan ve gerek Türk Cumhuriyetlerine gerekse islam ülkelerine
örnek teşkil edecek sağlam bir yönetim şekline sahiptir.
Türk insanını dini inançlarından soğutmayı,insanımızı ateistleştirmeyi,aziz ve necip milletimizi robotlaştırmayı tek tip güdümlü insan profili yaratmayı düşünenler bunu asla başaramayacaklar,onların bu alçakça saldırıları halkımızın çelikleşmiş irade göğsüne çarparak geri dönecek,asla istedikleri düzeni kurmayı başaramayacaklardır.
Bugün paralel yapıyla devlet içine sinsice yerleştirilmiş güdümlü ajanlarıyla ülkeyi muhasara altına almak isteyen Gülen ve cemaati de güya ülkemizde insan mühendisliğine soyunmuş,güdümünde olduğu dış güçler adına illegal faaliyetler içinde olan din kisvesi altında çok başka amaçlara hizmet eden bir vatan haini gibi adeta Türkiyeyi ta Pensilvanya dan karıştırmakta,ülkeye nifak tohumları ekmektedir.
Bu konu da bir çoğunu yakinen tanıdığım saf ve masum cemaat mensuplarını bu konuda tenzih ediyorum.Ama bilinsin ki; sağduyu sahibi halkımız tarafından onun tüm faaliyetleri boşa çıkartılacaktır.Kimsenin şüphesi olmasın.Saygın bir din adamı olarak bildiğimiz, ama aslında süper güçlerin oyuncağı olan Hoca efendi ve cemaati vasıtasıyla Türkiye de sivil darbe yapılmak istenmiş,her sahada topyekün yapılan saldırılar, yolsuzluk komplolarına dinleme ve ses kayıtlarına rağmen başarılı olamamıştır. Hoca efendinin dünyanın bir çok ülkesinde hangi paralarla açtırdığı bilinmeyen okulları vasıtasıyla hizmet ettiği malum ülkelere istihbarat sağladığı bilinmektedir. Şayet böyle ise durum bildiğimizden daha vahimdir.Yoksa CAE niçin kendisine böylesine görkemli bir saray yavrusunu tahsis etsin. Kendisine bağlı iş adamları tarafından böyle devasa bir çiftlik evi tahsis edildiyse, ne ala.Türkiyeye dönemiyor,gelemiyorsun Başbakan,bakanlar çağırdığı davet ettikleri halde kesin dönüş yapamıyorsun.Zira suçlusun,dönersen yargılanma hapsedilme tehlikesi var Dinler arası diyalog ve ılımlı islam nazariyeleri ise içi boş bir hayaldir.Geç bunları geç,asıl gayen hedefin nedir bunu açıkla eğer yüreğin yetiyorsa asıl hedefin,niyetin nedir onu söyle açıkça.Ömrünü risaleyi nura hizmete adamış bir alimin kumpasla,nifakla ne işi olabilir.
Bu konuyu Ilımlı islam ve Dinler Medeniyetler Arası Diyalog Mümkün mü
adlı makalemde geniş bir şekilde işlemiştim.İsteyenler oradan okuyabilirler.
İslamın ılımlısı leighti olmaz,Dinler arası diyalogda Kurana göre mümkün olamaz Zira Yüce Allah Kuranda;
''Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin onlar biribirlerinin dostudurlar.'' buyuruyor.
Bu kesin ve şaşmaz yanılmaz bir iradenin değişmez ilahi emridir.Dinler arası diyalog ve ılımlı islam projeleri islam ülkelerini bölüp parçalamak ve daha sonrada yok etmek isteyen dış güçlerin mihrakların bir oyunudur.Türkiye bu oyunlara gelmeyecektir.
Gerek gezi eylemcileri ve gerekse 17 Şubat komplosunu düzenleyenlerin başarıya ulaşamamasının arkasında bir sır bir büyük gerçek var.Türk milleti artık topyekün uyanmıştır.Necip milletimiz sağduyusuyla basiretiyle akla karayı seçecek olgunluğa ulaşmıştır.Derin değil en derin yapılanmalar dahi halkımızın sağduyu göğsüne çarparak paramparça olacak bertaraf edilecek,başarı şansı bulamayacaktır.
Türkiyeyi geri bırakan,demokrasiyi sekteye uğratan darbelerin hatta terörün altında yatan gerçek sebep pastanın en büyük dilimini kapma yarışıdır.Yüzde onluk bir mutlu azınlığın yüzde doksanlık bir çoğunluğu sevk ve idare ettiği ve tahakküm ettiği pastanın en büyük dilimini mideye indirdiği karanlık devirler artık geride kalmıştır.O pasta zehirlenmiştir,zira yetmiş milyon insanın yetimin mazlumun hakkı vardır bu defa midenize oturacaktır.Beyler;darbelerle yıktığınız meşru hükümetler ve başbakanların şapkayı alıp gittiği şapkayı alıp geldiği hükümetlerin adeta şamar oğlanı durumuna düşürüldüğü günler artık geride kaldı.
Artık başımızda ferasetiyle,basiretiyle,cesaretiyle mangal gibi yüreğiyle dik duruşuyla Ak pak dosdoğru ve sağlam bir hükümet var.Sn.Cunta heveslileri artık kusura bakmayın kimse Türk insanının başına gaflet çuvalı geçiremez,aptal yerine koyamaz..
Türk insanı ister askeri ister sivil olsun vesayet rejimlerine asla boyun eğmeyecek çelikten bir milli iradeye sahiptir.Türk milleti uyanıktır,tehlikenin nereden ve nasıl geldiğini bilecek öngörüye sahiptir. Hiçbir şekilde bu tür derin yapılanmalara halkımız müsaade etmeyecek,başarı şansı vermeyecektir.
Türkiye, Osmanlı gibi büyük bir cihan imparatorluğunun bağrından doğmuş köklü bir ülkedir. Beyler afedersiniz ama burası bir muz cumhuriyeti bir sömürge ülkesi değil.Aklınızı başınıza devşirin..Yeter artık,artık yeter.Küresel güçlerin piyonu olmaktan çıkın elif gibi dosdoğru olun özünüze dönün. Bu canım ülkeye yeterince zarar verdiniz.
Artık operasyon yapacak,ameliyat yapacak gücünüz kalmadı.Ayışığı,yakamoz suga vs.bir sürü darbe planı yaptınız hepsi suya düştü..Yenilgiyi kabul edin şapkanızı önünüze alın ve düşünün.Acaba nerede hata yaptık biz diye düşünün kaybedilmiş heba edilmiş demokrasiye sekte vurmakla geçen bir yetmiş yılın muhasebesini yapın.
Bir devlet büyüğümüzün Lozan da Türkiye en güçlü devlettir,zira siz dışardan ve biz içeriden vuruyoruz hala yıkılmıyor sözü bu konuda oldukça manidardır.Bu utanılacak bir yenilgi değil Türkiye nin yüce menfaatleri için gurur duyulacak bir gelişmedir.Herkes hata yapar,ama hatadan dönmek yüksek seciyeli erdemli insanların vasfıdır.
Türk insanı sağlıklı düşünemez kendini yönetemez,iyiyi doğruyu hakkı hakikati göremez bu yüzden darbelerle demokrasiye yön vermek lazım,demokrasiye balans ayarı yaptık gibi masallarla ancak kendinizi kandırabilirsiniz.Şimdi sıra sizlere ve sizin gibi düşünen güç odaklarına ayar yapma zamanıdır.
Türkiye artık ekonomik,kültürel,sosyal her yönden güçlü bir yapıya sahiptir ve de küresel güç olma yolunda süratle ilerlemeye devam etmektedir.ABD ve İsrailin telaşını anlıyoruz ama ya sizlere ne oluyor da atalarınızın öz yurdunda baş alıp yol kesiyor,kovboyculuk oynuyorsunuz.
Abdi İpekçi,Uğur Mumcu gibi bir çok yazar aydın kişiler katledildiler. Faili meçhullerin sayısı bilinmiyor.Terörden,Narko terörden nemalananlar artık yeter bu milletin şehit kanlarını emdiğiniz Emin olun o kanlarda bir gün boğulacaksınız.Allah adalet sahibidir,mazlumun ahını zalimde asla bırakmaz. Değerli TSK mensuplarını tenzih ediyorum.Gerek silahlı kuvetleriyle gerekse emniyet güçleriyle Türkiye devleti bir bütündür. Vatanın bütünlüğü için seferber olmuş gerektiğinde seve seve canını
veren kahraman Türk Ordusuna ve iç güvenliğimizden sorumlu emniyet güçlerimizden zerre kadar kuşkumuz yoktur. Ancak bu yapıların içine sızan mihraklar artık bilmelidir ki Türkiye dış güçlerin, süper güçlerin güdümünden çıkmıştır.
Ey gafil aldatılmış zihniyet, çürüdünüz kokuştunuz ve artık devriniz
döndü.Öyle yüzde onluk kesimin pastanın en büyük dilimini yeme devri artık bitti.Dış güçlere, ağababalarınıza hizmet ederek ülkenize yeterince zarar vermedinizmi El insaf vicdan dış düşmanlarımız bize sizler kadar zarar veremedi inanın yedi düel düşmanı olsun insanın bir İstiklal mücadelesi daha yapar yeneriz.Ama iç düşmanlar ve karanlık odaklar,gizli yapılanmalar bize yedi düelden daha fazla zarar verdiniz.Kendi insanınızı bu faşist bu komünist şu dinci diye fişlemeye halkı kamplara bölgelere bölmeye hiç hakkınız hukukunuz yoktur.Düşünün bir kere dış güçlere hizmet ederek bu dünyada belki beyler paşalar gibi yaşadınız
zevkü sefa sürdünüz peki ya sonsuz hayatınızda din ve ahiret gününde nasıl hesap vermeyi düşünüyorsunuz. Herkes bir hesap bir plan yapar ama sonunda Allah ın dediği olur.
Paralel yapılar kurarak terörü yeniden hortlatarak ülkeyi bölüp parçalamaya çalışan bu tip yapılanmalar ABD ve İsrail yanlısı odakların hazırlamış olduğu tuzaklar halkımızın inanç dolu sağduyu göğsüne çarparak paramparça olacak ve halkımız tarafından
lanetle anılacaklardır.Esasen TSK bu tehlikeyi çok önceden sezmiş ve
Nur cemaatine karşı gereken tavrı almış hükümetleri bu konuda uyarmıştır.
Büyük Orta Doğu projesi ölü doğurmuştur,onun yerine büyük Türk birliği ve İslam birliği kurulacak ve yakında hayata geçecektir.ABD ve İsrailin hedefi açıktır bir dünya imparatorluğu kurmak.Stratejileri ise bellidir.'Böl,parçala,işgal et yağmala sömür.!'
Gezi eylemleri sırasında Avrupa Birliğinde yaşayan bir siyaset bilimcisinin hazırlamış olduğu Korkunç Rapor da Türkiye nin süratle yükselen siyasi ekonomik ve kültürel gelişmesinden endişeyle bahsediyor Türklerin mutlaka önünün kesilmesi gerektiği anlatılıyor,plan da izlenecek yol maddeler halinde deklere ediliyordu.
Pensilvanya da krallar gibi ağırlanan muhterem hoca efendinin ve cemaatinin de başarı şansı yoktur.Zaten en koyu taraftarları bile onu yalnız bırakmaya zaman gazetesi aboneliklerini iptal etmeye evlatlarını onun yurtlarından ve dersanelerinden almaya çoktan başlamış,onun gerçek yüzünü görmüşlerdir.Esasen yaptıkları bir darbe girişiminden çok belden aşağı vurma eylemidir.Yaptığı meşhur beddua da onun gerçek yüzünü deşifre eder mahiyettedir.
Hoca efendinin İsraille yakınlığı Mavi Marmara olayı ile başlamıştır. İsraili bu olayda haklı çıkaran ve dokuz vatandaşımızın masumca katlini görmezlikten gelen beyanatlarıyla dikkati çeken Gülen efendi daha sonra İsrailli baş haham tarafından tebrik edilmiştir. Bunları Türk halkı görüyor ve biliyor. Dinler arası diyalog söylemleriyle papayla görüştüğü de herkesçe bilinen bir gerçektir.Başka ülkelerin siyasi emellerine hizmet vatana ihanettir.İslamın ılımlısı leighti olmaz hele hele dinler arası diyalog hiç mümkün bir faraziye değil.Bu konuyu başka bir makalemde ele almıştım.Bkz.Ilımlı islam Dinler Medeniyetler arası diyalog mümkün mü adlı yazımız.
İslamın ılımlısı leighti olmaz islam islamdır,ha radikal islam kastediliyorsa
Yunus Emre ler Hacı Bektaşi veliler Mevlanalar yetişen Türkiyede radikal islam asla barınamaz.Dinler arası diyalog ise bir ütopyadır.Zira yüce Allah Kuranı azimüşşanda şöyle buyuruyor;
''Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin,onlar biribirlerinin dostudurlar.
Yani sizinle asla dost olmazlar'' bu yüce Allahın bir tesbitidir ve onun emirleri asla hikmetsiz değildir kararları tartışılamaz.
Türk insanı ve Türk tarihi vatanına ihanet edenleri asla affetmez, yanına kar bırakmaz. Yolsuzluk dosyaları mutlaka incelenmeli,gerçek ten rüşvet,yolsuzluk varsa sonuna kadar gidilmeli ucu bakan milletvekili farketmez kime dayanırsa dayansın hak ettikleri ceza verilmelidir.
Öyle derin yapılarla yargının ve şerefli emniyet teşkilatının bir kısmını tahakküm altına alarak hiç kimse meşru bir hükümeti alaşağı edemez,iktidardan indiremez,iftira ve karalamalarla sindiremez.
Terör de artık bu ülkenin gündeminden çıkma aşamasına gelmiştir.Ülkenin doğusundan batısına herkes ister türk olsun ister kürt,çerkez vs.herkes barış ve özgürlükten yanadır.
Türkiye bir kez şahlanmıştır.Ekonomik,siyasi,kültürel sosyal bir
yükseliş trendi kazanmıştır. Yükselme aynen bir dağdan aşağı koşmaya benzer bir kez başladınız mı
istesenizde arkanızdaki rüzgar sizi hedefinize doğru itecek başarı kendiliğinden gelecektir.
Allahın izniyle bu tür yapılanmaların sonu gelecek halkın gücü önünde hiçbir karanlık güç yada kirli senaryoların başarılı olma şansı kalmayacaktır.Türkiye bu yivmeyi yakalamıştır,Tayyip Erdoğan gider başkaları gelir ama Türkiyenin önlenemez yükselişi devam edecektir.Dost,düşman herkes bunu böyle bilmelidir.
Gerek askeri gerekse sivil cuntaların Türk insanı üzerinde insan mühendisliği yaparak bir prototip uzaktan kumandalı güdümlü robot inşasına Türk milleti asla izin vermeyecek geleceğini kendi elleriyle inşa edecektir.
Türk milleti,kendi içindeki ihanet şebekelerine karşı yeni bir istiklal savaşı vermektedir ve bu savaşta kazanan mutlaka aziz milletimiz olacaktır.Buna hiç şüpheniz olmasın başarı Allaha inanan ve ona gönülden sığınanların,vatanını canından aziz bilen ve uğrunda seve
seve korkusuzca ,ölüme gidenlerindir. Unutulmamalıdır ki kahramanlar tarihin şeref sayfalarına adlarını yazdıracak,aziz milletimiz tarafından en yüksek burçlara yüceltilecektir.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
NE MUTLU BU VATAN UĞRUNA CAN VERENLERE.
Nihat Gülle
Şair söz yazarı
(
Türkiye Üzerinde Oynanmak İstenen Kirli Senaryolar başlıklı yazı
şiirinprensi tarafından
2.03.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
