Göklerin dibi nerde, ince ince yağan ne?

Hayat bir imtihanmış, duâ ettin mi anne?

 

Bir bilsen neler gelir kar yağarken yâdıma,

Gurbette olmak zormuş, çığ düşer feryâdıma.

 

Özü kaynar ataşmış, dağları sor çobana.

Avucuma düşen kar, bir an kor geldi bana.

 

Postunu sermiş ayaz pervasızca esiyor.

Hasret haddi aşınca kılıç gibi kesiyor.

 

Fırtına, tipi demez bir acayip hatırdı.

Ocak başında sohbet gönlümü ısıtırdı.

 

Saâdet gülümserdi dedemin çehresinde.

Okurken ötelerin şavkı vardı sesinde.

 

Bir karlı seher vakti, çıkıp gelsin pîrimiz.

Gözyaşıyla yıkansın günahımız, kirimiz.

Servet Yüksel

( Kar Ve Kor başlıklı yazı Yüksel tarafından 31.12.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.