Benim babam aslan gibi vakarlıydı,

Şerefli namuslu ve de arlıydı.

Okuması yazması yoktu ama,

Çevresindekilerine çok yararlıydı.

 

Benim babam sözünün eriydi,

Sekiz çocuğunun göz feriydi.

Yüce yaradana kul olmaya çalışan,

Kendi yağında kavrulan biriydi.

 

Benim babam helal çalışan bir ameleydi,

Her daim evine yorgun argın gelirdi.

Bir işe girişmeden önce istişare eder,

Sık dokur çok ince elerdi.

 

Benim babam geçmezdi namertlerin köprüsünden,

Mertlik ve yiğitlik kılıncını bilerdi hayat törpüsünden.

Benim ben diyenler her babamı gördüğünde,

Saygı ile kalkarlardı gönül kürsüsünden.

 

Benim babam vicdan ve merhamet abidesiydi,

Gül bahçelerinde Muhammedi gül destesiydi.

Kimsesiz dul ve yetimler ile mnazlumların,

En manidar güfte ve bestesiydi.

 

Benim babam yürürken önüne bakardı,

Şerefsizlerin yüzüne şimşek gibi çakardı.

Dost bildiklerinin bahçesine ise,

Suyu berrak olan pınar olup şarıl şarıl akardı.

 

Benim babam dostlarını arkadan vurmazdı,

Helal nimetleri ziyadeleştiğinde asla azmazdı.

Birbirinden güzel yollar var iken,

İnsanı cehennemlik eden şeytani yollarda tozmazdı.

 

Benim babam hak ile batılı birbirinden ayırt ederdi.

Dostlarının ayıp kusurlarını setrederdi.

Fedakarlık yapmayı şiar edinmişti,

Gönülleri fethetmek için çok çaba sarfederdi.

 

Benim babam özü ile sözü bir dobra dobraydı.

Gözü gönlü tok yüreği en şatafatlı saraydı.

Kursağından aşağı inen lokmaları helal,

Nur cemali ise insana maşallah dedirten dolunaydı.

 

Benim babam dostlarının sırrını saklardı.

Sevdiklerine toz kondurmaz her daim aklardı.

Biz evlatlarını bağrına basıp öptüğünde,

Muhammedi gül misali derinden koklardı.

 

Benim babam halden anlar insan sarrafıydı.

En sinirlendiği olay nimetlerin israfıydı.

 Öylesine yüce yaradana tevekküllüydü ki,

Tek umudu yerin göğün sahibinin affıydı.

 

Benim babam affediciydi kindar değildi.

Emanet canı teninde oldukça sadece Allah’a eğildi.

Gözleri yaşlı ama karamsar değildi hiç,

Allahın rahmet ve mağfiretini her şeyin üstünde bildi.

 

Benim babam çok susar az konuşurdu,

Er meydanına çıktığında delikanlı gibi vuruşurdu.

Şanı büyük Allahın rızasını kazanmak için,

Hayır ve hasene yolunda hummalıca yarışırdı.

 

Benim babam bu dünyada rahat yüzü görmedi.

Hainlik kemlik nedir asla ve asla bilmedi.

Ya göründüğü gibi ya da olduğu gibiydi,

Er oğlu erdi er meydanına çıkmaktan çekinmedi.

01/Ocak/20154

 

( Benim Babam 2 başlıklı yazı sadeceo tarafından 12.01.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.