Üniversite Sınav Sistemi Nasıl Olmalı
Fransızlar 200 yıldır Bac sınavı denen dedeleri Napolyon’un girdiği sınava giriyorlar.Bizim ülkemizde sınav sistemi sürekli değişiyor.Sınav tarihinin gelişimi sizlerle paylaşıyorum.
1926–1935 yılları arasında yüksek öğretim kurumlarına kapasitenin altında başvuru olduğundan
yerleştirme konusunda seçici davranılmamıştır.
• 1936–1954 yılları arasında Lise Bitirme Sınavı ve Devlet Olgunluk Sınavı ikisi de ayrı ayrı yapılmış ve
yerleştirmede sınav sonuçlarından yararlanılmıştır.
• 1955–1968 yılları arasında Lise Bitirme Sınavı ve Devlet Olgunluk Sınavı ikisi birleştirilerek Devlet
Lise Sınavı ile yüksek öğretim kurumlarına yerleştirme yapılmıştır.
•Olgunluk Sınavları yüksek öğretimi takip edebilecek öğrencileri belirlemek, milli bir standart
oluşturmak için yapılmıştır. Bu sınavda;
-Temel Derslerden, fen, matematik, yabancı dil, Türk tarihi, edebiyat ve kompozisyondan,
-Özel derslerden her bölüm için ayrı belirlenecek iki dersten soru sorulmuş ve bu sınavlar merkezi olarak
değerlendirilmiştir.
• 1960 yılında Siyasal Bilgiler Fakültesi ve İTÜ kendileri için ayrı sınav yaparak öğrenci almıştır.
• 1962–1964 arasında Ankara Üniversitesi de tüm fakültelerine kendisi sınav yaparak öğrenci almıştır.
• 1964 yılında bazı üniversiteler birleşerek merkezi sınav yapmak istemişler Üniversitelerarası Giriş
Sınavı (ÜGİ) adı verilen bir sınav organize etmişlerdir.
• 1966–1974 yılları arasında sınav organizasyonu İstanbul Üniversitesi tarafından yapılmıştır. Bu yıllarda
ağırlıklı puan kartı ile ön kayıt yaptıran öğrencilerin puanları sıralanarak kontenjan dâhilinde olanların
kayıtları alınmıştır. Kontenjan dolmayınca yedek listeler çıkarılarak kayıtlar sürdürülmüştür. Bu sistemde
kayıt süresinin uzamasından şikâyet edilmiş, sonraki yıllarda üniversitelerin taban puanları radyo ve
gazetelerde ilan edilerek duyuru yoluna gidilmiş, kontenjan dolmayınca puanların düşürüldüğünün
duyurulması puanın günlük iniş çıkışları sorun teşkil etmiştir. Bu dönemde bazı kurumlar, öğretim üyesi
kontenjanı adıyla sınavsız öğrenci alma yolunu da kullanmıştır.
• 1973 yılında sınav soruları çalınması sonucu sınav sistemi ile ilgili yeni düzenleme ihtiyacı ortaya
çıkmıştır.
• 1974 yılında sınav hizmetlerini yürütecek ayrı bir birim (ÖSYM) kurulması kararı verilmiştir.
• 1974–1981 yılları arasında sınavlar ÖSYM tarafından dört dalda hazırlanan sorularla yürütülmüştür.
Genel yetenek, Fen bilimleri, Sosyal bilimler ve Yabancı dilden sorular sorulmuştur. Bu dönemde okul
başarısının puana hiç katkısı olmamıştır. Bu dönemde sınav tek aşamalı olarak yapılmıştır.
• 1981–1986 yılları arasında ihtilal hükümetince YÖK Kanunu değiştirilirken sınav sistemi de
değiştirilmiş, ÖSS ve ÖYS olmak üzere iki aşamalı sınav uygulanmıştır. Birinci aşamayla yetenek ölçümü,
ikinciyle bilgi ölçümü hedeflenmiştir. 1982 yılında ilk defa diploma notlarından elde edilen ‘Orta Öğretim
Başarı Puanı’ sınav puanına eklenmiştir.
• 1986–1998 yılları arasında küçük değişiklerle sistem iki aşamalı olarak korunmuş, 1986 yılında ikinci
aşama sorularının bilgi içeriği azaltılmış, yetenek ölçme yönü öne çıkarılmıştır.
• 1998 yılında sistemde önemli bir değişiklik yaşanmış sınav içeriği 6-7-8 ve lise 1. sınıf bilgileriyle
Yapılması gereken şudur meslek liseleri istihdam edilecek şekilde oluşturulmalı ve meslek lisesi mezunları lisans bölümlerine ayrı bir sınavla yönlendirilmelidir.Örneğin,adalet mezunu hukuk fakültelerine kendi içinde yapacakları sınavla girmelidir.Ortaöğretim başarı puanı kaldırılmalı üniversitelere giriş için 2,5 ,3 ve 3,5 barajları konulmalıdır.Örneğin;tıp fakültesi için bu 3,5 not ortalamasıdır.Liselerde öğretmen okulları açılmalıdır.Bu okul mezunları sınavsız eğitim fakültelerine girmelidir.Öğretmen istihdamı da bu okullara göre yönlendirilmelidir.Fen-Edebiyat fakülteleri 4’e indirilmelidir.Bu fakültelere öğrenciler, Geniş kapsamlı bir alan sınavıyla girmelidir.Örneğin;Tarih sınavı ,edebiyat sınavı
Belli bir eğitim sistemi olmayan uluslar yok olmaya mahkumdur.
Yazarın