Ana başta taç imiş baba evin direği Kırılırsa aniden çöker çatısı elbet Nasıl dayansın buna evlatların yüreği Hasret sarar içini yakar hep ilelebet
Gülerdi aldırmazdı ne çileye ne derde Asla surat asmazdı çeker üstüne perde Avuturdu bizleri, gülümserdi heryerde Sarar da sarmalardı şeker gibi muhabbet
Sadece bize değil ele neşe saçardı Helalinden yedirir haramlardan kaçardı Üzerimize titrer kanadını açardı Yüreği diliyle bir, akar latif hoşsohbet
Camilerin önünde fakirler yol gözlerdi Kimse görmesin diye verdiğini gizlerdi Atasını takiple, ne yapmışsa izlerdi Uzaklarda duramaz, sıkar içini gurbet
Grip oldum diyerek aylarca hasta yattı Gün geçtikçe eridi acıya acı kattı Bu nasıl bir marazdı bulup da ona çattı İlaçlardan fayda yok, bakar öyle tababet
Her fani ölümlüdür çekilir gelen başa Yağmurlar gıpta etti gözümden akan yaşa "El Fatiha" yazıldı başucundaki taşa Dayanılmaz acıyla yıkar kalbi akıbet
( Baba başlıklı yazı Nilüfer Sarp tarafından 20.06.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.