Makale / Güncel Makaleler

Eklenme Tarihi : 29.10.2015
Okunma Sayısı : 1737
Yorum Sayısı : 1
Günün Yazısı

Bu Yazı 30.10.2015 tarihinde
GÜNÜN YAZISI
olarak seçilmiştir.

Adı Nevzat Özyavuzer’di. Nevzat, 28 yaşındaydı. Altı aylıkken halk arasında “Cam kemik hastalığı” olarak bilinen kemiklerde kolay ve sık kırılma hastalığına yakalandığı için bedensel olarak engelli biriydi. Yaşamını akülü tekerlekli sandalye ile sürdürüyordu.

Nevzat’ın annesi ve babası olmadığından ablası Selam Uyanık’ın yanında yaşamına devam ediyordu. Ablası ile birlikte başkent Ankara’da oturuyordu.

2012 yılının Kasım ayında Nevzat kardeşimiz aramızdan ayrıldı. Daha doğrusu görev ve sorumluluklarını yerine getirmeyen, getirmekten kaçan kamu görevlilerinin ihmalkârlıkları yüzünden aramızdan ayrıldı.

Yaşıyor olsaydı şuan 31 yaşında ve aramızda bulunuyor olacaktı. İşte bu Nevzat kardeşimizin yaşamına mal olan olay ne ilk ne de sonuncu olaydır. Nevzat’tan önce de yaşandı sonra da yaşanmaya devam etti.

Acı olayın yaşandığı gün Nevzat, hayatının son gününü yaşadığını bilmeden arkadaşlarıyla buluşup oturmuş ve akşam saatlerine kadar sohbet etmişti. Saatin ilerlemesi nedeniyle arkadaşlarından ayrılıp eve dönmek için yola çıktı.

Akülü tekerlekli sandalyesi ile Keçiören General Dr. Tevfik Sağlam Caddesi üzerinden evine dönmeye başladı. Kaldırımların standart dışı yüksek yapılması nedeniyle akülü tekerlekli sandalyesi ile çıkamadığından trafik yolunu kullanmaya başladı. Genelde yol kenarlarına da araçların park etmesi nedeniyle mecburiyetten trafik akışının ortasından gitmek zorunda kalmıştı.

Yolda gitmek zorunda kalan Nevzat’a Keçiören Belediyesi’ne ait çöp kamyonu çarpıyor ve ölümüne neden oluyor. Araç sürücüsü karanlıktan dolayı Nevzat’ı göremediğini ve kazanın olduğunu belirtiyor.

Daha sonra dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile Nevzat’ın acılı ailesini ziyaret eden Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, kazanın olduğu yerin cadde kaldırımı olduğunu belirterek, “Kaldırımı yapmak yetmiyor. Kazanın olduğu yerde direk olabiliyor, yanlış park yapılabiliyor. Engelliler kaldırımı sürekli kullanamadıklarından yolu kullanmayı tercih ediyorlar” diye açıklama yapıyor.

Belediye başkanının yaptığı açıklama tam komedilik, güler misin ağlar mısın karar veremedim.

Bu adama ve bu adamın zihniyetinde olan diğer belediye başkanlarına birilerinin kaldırımları engellilerinde sağlıklı kullanabilmeleri amacıyla TSE standartlarına uygun yapmakta, kaldırımların üzerine gelişi güzel elektrik direği, telefon kutuları, ağaç dikimleri, reklam panoları vb şeylerin konulmasını önlemekte, kaldırımların üzerine ve yaya geçişlerine yanlış araç park yapılmamasını sağlamak da kendi asli görevi olduğunu hatırlatması gerekiyor.

Sen asli görevini tam olarak yerine getirip yapma ondan sonra da istemediğin kadar bahane ileri sür ve suçu başka nedenlere bağla. Bu olay ve benzeri yaşanmış olaylarda da tek suçlu vardır bana göre o da yasaların verdiği asli görevlerini yerine getirmeyen seçilmiş ve atanmış tüm yetkililerdir.

Nevzat arkadaşımızın mecbur bırakılması nedeniyle yaşadığı bu olayın aynısını birebir akülü veya manuel tekerlekli sandalye kullanan engellilerin geneli de yaşıyor ve yaşamaya da devam ediyor. Nevzat arkadaşımızın mecburiyetten yapmak zorunda kaldığı trafik yolunu kullanmayı maalesef bende yapıyorum. Yapmak zorundayım çünkü başka alternatifimiz yok.

2006 yılında benzer bir kazayı bende yaşamıştım. Belediye otobüsü akülü tekerlekli sandalyemi kaldırıma sıkıştırmış ve yolcuların sürücüyü bağırarak uyarması sonucunda ezilmekten kurtarılmıştı. Eğer vatandaşlar bağırıp çağırmasa sürücüyü uyarmasa şu anda aranızda bulunamayabilirdim. Kaza yerinde oturma eylemi dahi yaptık ve yanımıza gelmemekte direnen belediye başkanı geç saatte gelip kaldırımlara rampa yapacağız diye söz verdi. Aradan geçen onca yıla rağmen kaldırımlar yenilendiği halde yine yüzde 90’ını kullanamıyoruz. Değişen sadece kaldırımların yüksekliği standart hale getirilmesi oldu.  

21 yıldır yaya kaldırımlarında tekerlekli sandalyeli engelliler için standartlara uygun rampa yapılmasını gerek yazılı gerekse de sözlü olarak dile getirdim, bunun için bağırdım, çağırdım nafile. 21 yıl süre içerisinde defalarca kaldırımlar yenilendi durdu. Her yenileme döneminde büyük bir ümitle standartlara uygun kaldırımlara ve rampalara kavuşmayı bekledik. Ancak boş yere ümit edip beklediğimizi kaldırımlar bittikten sonra görüyor ve anlıyorduk.

Anlaşılan o ki bu ülkede engelli olarak erişilebilir ve ulaşılabilir binalara, yollara, ulaşım araçlarına, kaldırımlara kavuşmak için daha çok bekleyeceğe benziyoruz. Baksanıza belediyemiz tarafından bazı cadde ve sokaklarda yeni yapılan düzenlemeler var ve değişen bir şeyin olmadığını baktığınızda göreceksiniz.

Sözün özü olarak, bir kez daha seçilmiş ve atanmış yetkililere şunu hatırlatmak istiyorum ki yasaların sizlere vermiş olduğu sorumluluklarınızı yerine getirmeyerek yapmadığınız standartlara uygun yollar, kaldırımlar, rampalar, binalar, ulaşım araçları, parklar, bahçeler, tuvaletler vb düzenlemeler nedeniyle hayatını kaybeden ve bundan sonra kaybedecek olan Nevzat’lardan, Ayşe’lerden, Ahmet’lerden, Ali’lerden, Selma’lardan sizler sorumlusunuz. 

( “Hayatını Kaybedenlerden Sizler Sorumlusunuz” başlıklı yazı AliHaydar tarafından 29.10.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.