Baygınlık hali!

 

Gaflet içinde iken başıma bir taş düştü!

Olur böyle kazalar hem yarıldı hem şişti

 

Yere yığılıverdim kıvranırken elemde

Kendimi buluverdim bambaşka bir alemde

 

Sanki başka bir yerde gözlerimi açmıştım

Çevremde ki her şeyi ayan beyan seçmiştim.

 

Temin sokakta iken başka bir yerde idim

Şaşırmış gibi idim acaba nerde idim?

 

Bunları düşünürken yolda birini gördüm

Yardımı olur diye gidip yanında durdum

 

Önce yabancı sandım selam verdim almadı

Bu duruma üzüldüm gidecektim salmadı

 

Boş yere telaşlandım meğer adam sağırmış

Boyu posu yerinde iri yarı, ağırmış

 

Yapacak şey kalmadı dikilmişti yoluma

Çekip giderim diye sıkı tuttu koluma

 

Takip et dercesine etrafta dolaştırdı

Mahallenin uçunda bir eve ulaştırdı

 

Şöyle baktığın zaman dışarıdan küçüktü

Hemen içeri girdik ön kapısı açıktı

 

Bir de ne göreyim ki içerisi bir kale

Tarihi bir bedesten her yerinde meşale

 

Gürültülüydü lakin mekân ışıl ışıldı

Gördüğüm her insanın giysileri yeşildi

 

Hareketlilik çoktu ancak çoğu suskundu

Öyle şeyler düşündüm sandım herkes küskündü

 

Acaba dedim bunlar neden susar dilleri

O kadar hareketli durmuyordu elleri

 

Dehşete kapılarak bağırdım avaz avaz

Üstelik üşüyordum mevsim kış, hava ayaz

 

Bitkin bir halde idim takatim kalmamıştı

Boş yere bağırmıştım duyan da olmamıştı

 

Sesim sorunlu sanıp bağırmayı bitirdim

Onların ilgisinden umudumu yitirdim

 

Gözlerime takıldı orada bir ihtiyar

İçlerinde sadece duyabilen bahtiyar

 

Hayretler içindeydim bana el ediyordu

Tanınmış hareketler anladım gel diyordu

 

O kadar sevindim ki koşup yanına vardım

Kemali edep ile ona bir selâm verdim

 

Tatlı bir tebessümle selâmımı almıştı

Şevkle yüzüme bakıp iki gözü dolmuştu

 

Seni çok özlemiştim dedi çok şükür geldin

Gözlerim yolda kaldı yüz yıldır nerde kaldın

 

Şükür kavuşturana ben seni hep bekledim

Bu gün yarın diyerek günü güne ekledim

 

Dedim ne saçmalıyor düşündüm ince ince

Ne diyorsun be amca ben yoktum yüz yıl önce

 

Daha altmışlardayım sen sanırsın yüz elli

Beni başkası ile karıştırdın besbelli


Asla karıştırmadım hayır sensin söyledi

Sülâlemi sayarak beni temin eyledi

 

İşin garip tarafı bana dedem diyordu

Bir piri fani iken ihtiram ediyordu

 

Ardımdan bir el türttü konuşurken orada

Kim diye bakacakken ayıldım bu arada

 

An içinde an olmuş zaman başka zamandı

Böyle bir şey yaşadım bu duygu pek yamandı

 

Kuşkusuz bu arada sargılanmıştı başım

Gözlerimi açmıştım sona ermişti düşüm

 

Şair Mikdat Bal

( Baygınlık Hali! başlıklı yazı Mikdadi tarafından 22.11.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.