Bilmeyen yoktur sanırım
başlıkta ki cümleyi, büyük mutasavvıf gönül adamı Yunus Emre söylemiştir tabi
ki bu dizeyi. Biz onu araklamadık kesinlikle, böyle bir şeye karakterimiz
müsaade etmez. Burada bizim bahsedeceğimiz benler, vücudumuza yapışıp kalmış ciltte
ki benler. Moralimi bozmayayım yine de her ne kadar benler benden içeri olma
durumuna gelmişse de.
Kısa bir zaman önce kolumda ve vücudumun çeşitli yerlerinde
benler çıktı. Kader kısmet işte. Ne yani vücutta iki üç kırmızı, siyah leke
çıktı diye bunalıma mı gireceğim? Of ki of! Güzin Ablaya yazsam ne kaybederim
yahu? Yok, yok o da olmaz. En iyisi benlerimi benimseyip onlar ile dost olmak.
Zaten istesem de yok edemem kendi çabalarımla, tıp bilimi ne yapar onu da
doktorlar bilir.
En iyisi isim koyayım benlerime. Ne kaybederim ki? Bak şu
kolumda büyük olan kiraz olsun mesela. Kiraz da ne alaka mı dediniz? Kel alaka
ya da alakaya çay demle diye de bir cümle kurabilirsiniz. Olsun o benim için
kiraz beni bundan sonra. Yerim onu, bak hemen dost olduk benimle, yani benim
benim ile dost oldu. Başka kiminle olacak ki? Aha da onu yanında daha küçük bir
ben daha var. Ona da dut beni desek nasıl olur? Dut beni, hem de tut beni. Atem
tutem ben de seni. Kiraz beni ile dut beni de muhtemelen tanışıyorlardır. Komşu
benler ya onlar. Komşu komşunun külüne muhtaç ya, ben komşuluğu da başka
komşuluklara benzemez.
Geçelim alt tarafa orada iki tane aynı büyüklükte bir tane
de daha büyük ben var. Toplam üç tane. İkizler diyelim o benlere, öbürüne de
ağabey ben diyelim. Benim ağabeyim olmadı amam benlerimin ağabeysi var, ne
güzel? Yahu bir de şarkı vardı değil mi hani Ferdi Tayfur mu ne söylerdi ''Ya
benimsin ya toprağın.'' sevgiliye söylenmiş olsa da benlerim için çarpıtırım
yani bu güzel cümleyi. Ya benimsin ya da başkasının beni...
Bir de bu benlerin ilacı vardı benisilin mi neydi?
Duyamadım, yanlış mı biliyorum o aslında penisilin miydi? Amaan neyse ne canım
ha benisilin, ha penisilin. Yeter ki benleri iyileştiren bir ilaç olsun da. Ben
de kullanmam çok mecbur kalmadıkça penisilin. Dur bakalım, daha çok isim
koyacağımız ben var her bir tarafımızda. Bileğe doğru bir ben daha. Ona ne
desek. Hmmm kalem ben. Benziyor ama kaleme, kafadan da atmıyoruz yani. Benim
kalemim. Aslansın sen. En çok da bu benimin ismini seveceğim sanırım ''Kalem
Ben.'' bir kalemşorun benine verilebilecek en güzel isim ''Kalem Ben.''
Oooo! O nasıl bir şey orada da grup yapmış benler. Beşi
tanesi de bir arada, ziynet eşyalarından beşi bir yerde gibi sanki. Ne vardı
sanki biraz ayrı ayrı dursaydınız ya. Hemen de beşiniz bir yere gelmişsiniz.
Şimdi ben hepinize nereden tek tek isim bulacağım? Olmaz olmaz! Bu sefer numara
vereceğim benler size kusura bakmayın. Ya da isterseniz bakın, bakın bakalım.
İk ben 033, sonra ki 228, daha sonra ki 13 + diyelim, dördüncüye sıfır bir
diyelim, beşinciye de 66 diyelim. Beğendiniz mi isimlerinizi? Tamam, sevindim
beğendiğinize. Çok da hoşunuza gitmezse ileri de değiştiririz isimlerinizi
merak etmeyin.
Benimle mutlu olmak çok kolaydır. Benimle ben mutluyum.
Benlerimi seviyorum. Bir ben varsa benden içeri, ben de onları asla dışarı
göndermem. Benim benlerim onlar. Sizin de bir takım benleriniz varsa onlar ile
dost olmaya bakın sakın da koparmaya kalkmayın. Eğer benler koparsa hayattan,
siz de koparsınız. Sakın ola da Benin'e gitmeye kalkmayın. Biliyorsunuz Benin
Afrika'da küçük bir ülke. Orada hiç bir benin her hangi bir tedavisini
bulmanıza imkan yok. Benleriniz ile dost olun, bir de en önemlisi benliğinizi
yitirmeyin. Benden söylemesi.