Hicran


Ne çok sevmiştim onu dedi,ağlayacaktı
Kaldı gözü yollarda,yol uzun,yer uzaktı
Yaşlar hem yanağına,hem yüreğine aktı.
Elindeki mektuba düşürdü gözyaşını
Kaybettim işte dedi bu sevda savaşını


Kalbini kilitleyip anahtarı yok etti
Bomboş kalan kalbine hicranı davet etti
Adım adım yokluğa,kimsesizliğe gitti.
Bu yalnızlık bir ömür bırakmadı peşini
Kaybettim işte dedi bu sevda savaşını


Evi-yurdu terketti,kalmadı izi bile
Diktiği gülleri de isyan eder bülbüle
Aşk yerine hicranı yerleştirip gönüle
Cennet yurdu bırakıp aldı gurbet kışını
Kaybettim işte dedi bu sevda savaşını


Dünyası zehir oldu ah vahla geçip gitti

Bu bir sessiz çığlıktı,bir içli şikayetti.
Hem gurbet,hem bu hicran yüreğini eritti
Derdini söylemedi,yalnız sıktı dişini
Kaybettim işte dedi bu sevda savaşını.


Gurbet elde hayatı sanki vahasız çöldü
Nilüferi olmayan dipsiz bulanık göldü
Bilen yok,nerde nasıl ve hangi günde öldü.
Dört müslüman omuzda taşıdı naaşını
Biri daha kaybetti sevdanın savaşını


NİLÜFER SARP________


( Hicran başlıklı yazı Nilüfer Sarp tarafından 17.01.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.