(dinmeyen bir
yaradır çocukların dramı)
Silinmez
akıllardan yaşanılan acılar.
Kirletildi
vahşice küçük yaşta bacılar.
Katledildi hunharca
çoluk çocuk hacılar.
Sevgiyle kucak
açan müşfik ele gülümse,
Bin bir güzel
rengiyle açan güle gülümse.
Yaşadığın travma
ömründe en zor bölüm.
Hiç çıkmasın
aklından sana yapılan zulüm.
İbret olsun Âlem’e
gördüğün her bir ölüm.
Şayet bilirsen
dua yürekten et gülümse,
Önündeki
hayata bir adım at gülümse.
Eğlenir
akranların savaş olmayan yerde.
Ölürken masum
canlar İnsanım diyen nerde?
Çekilmiş
gözlerine sanki siyah bir perde.
Şimdi oyun
zamanı gülen yüze gülümse,
Unut kötü
anları tatlı söze gülümse.
Dayandın
soğuklara açlık daha bir bela.
Gömüldü
yakınların okunmadı bir salâ.
Yasla kendini
artık tutunduğun bir dala.
Sabreyle güzel
çocuk yağan kara gülümse,
Küçücük
yüreğini yakan nara gülümse.
Tanık oldun bu
zulme toprağa düştü canlar.
Savaşın
dehşetini senden iyi kim anlar?
Tarumar oldu
evler, nice saraylar hanlar.
Seni saran
kollara buruk hazla gülümse,
Kurusun gözyaşların
gülen gözle gülümse.
İnsan denen
varlığın gördün çirkin yüzünü.
İzledin
ekranlardan yalan yanlış sözünü.
Dersini al
tarihten dikkat et aç gözünü.
Yara sarma
zamanı mutlu sona gülümse,
Kaybetme hiç
inancı doğan güne gülümse.
Ağlatanı
bilerek ömür boyu gülümse,
Gözyaşını silerek
doya doya gülümse.
Mehmet Macit
17.01.2017
Dikili/İzmir