Bazen öyle yaşananlar vardır ki, 

Para versen satamazsın alıp da… 

İnsan ruhu böyledir yok benzeri! 

Pürüzsüz çam ormanında yaşarsın: 

Yaylasında her an nefes alırsın, 

Hangi anda yeşiline sarılsan... 

Ot rengine sadık, görsen fıtratı! 


Senden bana yansıyan sır aynandan 

Gördüklerim böyle özel ve güzel! 

Nadide bir Hint kumaşı derler ya, 

Tatmadığım içtenlik bu incelik, 

Doğasında az rastlanır bir çiçek 

Sanki uçar üstünde her kelebek 

Yaşarız hiç dokunmadan, olur lal… 

Yaylada su içer gibi en berrak, 

Kalbim çeker gül nefesle kokunu 

Ve öylesi hissederim özgürlük, 

Ayağımı yerden keser bu nasıl! 


Aşk heyecan ağacımda asılı, 

Meyveleri yan cebimde dolaşır! 

Çıkarıp da yedik mi söz alışır 

Buram, buram tadı cennet kokusu! 

Hayalinle yetinirim esaslı… 


Ah… Tek ruhun yetmez oldu sevgilim, 

Olmalısın kafesimde tenimin… 

Yıksak eğer çok seviniriz eminim, 

Engelleri, sanki-Berlin duvarı! 


Şubat ortasında düşer kırağı 

Üşürüm yar yollarında bayağı 

Ecel bilmez yaşattıkça aşk düşü! 

Asumanda benim gibi bu hüznü 

Dökmez olur yağmur yere tütsülü, 

Özlemin yel gibi yakar uçurur 

Ağlayamıyorum...

 

Saffet Kuramaz

( Ağlayamıyorum başlıklı yazı safdeha tarafından 17.02.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.