Kendi karanlığımda kayboluşum.
Yılların acısı vurduğunda kahroluşum.
Yol gösterecek bir ışık, tek bir ışık.
İlahi ezanlarda yalvarışım.
Kekeme şiirlerim,
Sırtımda çantam, dolaştığım şehirlerim.
Sızılı gecelerin anatomisinden
Sabahlara sessiz sessiz akışlarım.

Artık kimse kim olduğumu bilmiyorken,
Kedilerin bile alaycı bakışı.
Unutulmuş bir sevdanın kapısını bir daha,
Çalmamaya yeminim.
Ağaran saçlarımdan ufuklara bin selamla,
Soframdaki yalnızlık lokmaları.
Her lokmasında bin zehir,
Çürürken midemde.

Muhannetlerin kızgınlığının kavuruşuna,
Eyvallah demesem de.
Derdime derman dileyişlerim.
Gökyüzünden damla, damla yağan düşlerimin,
Yürek fırtınalarım da acizce yok oluşu.
Ve bir kızılca kıyamet,
Bir deprem.
Rahmet üstüne, rahmet.

Ağıtlar yükselirken,
Ihlamurdan,
Itırdan
ve kimsesiz melisadan.
Saydığım kırık dökük yıldızların,
Birer birer kayışı.
Küf tutmuş gözlerimin, arınmaya
Kar bekleyişleri.

Yunus'un
Mevla'nanın
Veysel'in 
Yüzü suyu hürmetine dinlediğim türküler,
Şiirler.
İnlediğim gecelerin tek,
Tek merhemi.
Ve düşlediğim "Sessiz gemi"

Bir daha güneş doğmayacak derken,
Ay gibi ışıtan kadın.
Bir adam yarattın yeniden.
Bir mozaik işledin ruhuna.
Konuştu ateş böcekleri,
Hepsi ayrı bir şiir oldu.
Şimal yıldızından, Samanyoluna,
Uzanan.

Mehmet Fikret ÜNALAN
21 Şubat 2017
Saat 02.35
Batıkent/Ankara

( Şimal Yıldızından Samanyoluna başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 22.02.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.