Selda’ya
Mektuplar 3(son çırpınış)
(Bir yolculuk sırasında)
yırtılsa da boğazım,
kısılsa sesim,
susmayacak,
bağıracağım
avazım çıktığı kadar.
ses verecek bu
dağlar bana,
senin
yokluğuna inat.
her bir tepesi
beyaz gelinlikler içinde,
bir tek sen
yoksun beyazlıklar içinde.
tek başıma
kalsam da bu ıssız dağda,
korkutamaz
beni asla fırtınalar.
yardım ederler
belki de bana,
sonu ölüm
olacaksa.
titreyen
ellerimle ismini yazdım soğuk karlar üstüne.
saatlerce beklerim,
kapatmasın kar
diye.
akşamın
ayazında yüreğim alev alev yanarken,
her yer donmuş
kimin umurunda.
bedenim donsa
da ruhumu donduramaz soğuklar.
doluşacak bu
dağlara yakın zamanda,
mutluluk
esintileri.
gel ey nazlı
sevgilim!
bırak
ayrılıkları.
dağları saran
beyaz örtüleri,
kıskandım imrenerek.
kucaklamak
isterdim karlar içinde seni,
gelinliğin
içinde.
karışırken
nefeslerimiz arzuyla birbirine,
kıskanırdı
soğuklar tutuşan bedenleri.
geç kalırsan
eğer,
bulursun
karlar içinde donmuş bedenimi.
o anda aşkım,
solgun bakışlarımda
ara kendini.
bir mezarda
sen kaz mezarımın yanına.
Poyrazların inleyen
şarkıları arasında,
anlatılsın
aşkımız uzun seneler,
destan olup
söylensin.
bir çift
menekşe açsın bahar aylarında.
el sallasın
ruhlarımıza,
ılık ılık esen
esen bahar rüzgârlarında.
Mehmet Macit
13.01.2010
Dikili/İzmir