Ah bu bilgisayar oyunları... Ah bu
cep telefonları ilk çıktığı zamanları hatırlıyorum da o günden bu güne neler
neler değişti neler neler gelişti, akıllısı çıktı cep telefonlarının, tabi ki
benden akıllı olacak hali yok canım, o kadar da uzun boylu değil. O zamanlar
bin lira gibi fiyatı olan telefonlar şimdilerde işportada beş lira on lira
ikinci el telefon satan bayilerde, zaten çok az kalmıştır. Bir de tetris
dedikleri oyun vardı hemen hemen hepinizde zamanında oynamışsınızdır.
Tetris dedikleri oyun aleti ufak bir dikdörtgen kutudan ibaretti. Ekranında
geometrik şekiller, aşağı doğru kayıyor ve siz de o kayan şekilleri yerlerine
yerleştirip puan ve puanlar alıyordunuz. Bizler çoluk çocuk sahibi olmuşuz, o
tarihte, elimizde tetrisler... ''Oğlum ben dün rekor kırdım haberin var mı?''
böyle muhabbetler vardı aramızda. ''Ben de geliştirdim birader rekorumu ne
haber, biraz daha çabalasam seni bile geçerim parçalarım oğlum bütün rekorları.''
Eeee, zahmetsiz rahmet olmaz demişler. Cep telefonu ile tetris ile öyle rekorlar
paramparça edilirken bizim de gözlük numaralarımız birer ikişer numara
artıyordu haliyle. Daha sonra öğrendik ki sadece gözlere değil, beyne ve başka
organlara da zararı varmış bu aletlerin. Şimdilerde aşırı bilgisayar
kullanımının olduğu gibi...
Bir gün çok fazla derecede oynamışız arkadaşlarla, gece uykumuz gelince yattık.
Haliyle rüya da görüyor insan. Gözümün önünden tetrisin o üçlü beşli küpleri
geçiyor. Aşağıya doğru kayıyor, şak geliyor yerine oturuyor. Tekrar başlıyor
kayıyor şak yerine oturuyor. İnsan uykuda iken tam olarak rüya ile gerçeği de
ayırt edemiyor. Ancak uyandığın zaman ''Oh be rüyaymış.'' diyorsun.
Bir de çağrı cihazları vardı bilirsiniz, hani cep telefonlarından bir tık önce
icat edilip de piyasaya sürüldü, sonra cep telefonu çıkınca hepsi cumburlop çöp
tenekesinin yolunu tutmuştu... Şimdilerde vurgunu akıllı telefonlar vuruyor.
Durun bakalım yaşadığımız müddetçe daha neler neler göreceğiz. Fazla bir zaman
değil, kısa bir zaman sonra akıllı telefonları da çöpe atarız çünkü, bu seferde
en akıllı telefon çıkar, o da biter en akıllının da akıllısı, zeka küpü
telefonlar çıkar. Teknoloji çılgınlığı da son sürat devam eder.
Şu son zamanlarda çöpe giden o kadar çok elektronik alet edevat var ki...
Sayalım ilk aklımıza gelenleri... LCD çıkınca tüplü televizyon kalmadı,
bilgisayar klavyesi çıkınca daktilolar çöpe, CD ler çıkınca kasetler ve
kasetçalarlar yok oldu, cep telefonları sabit telefonların ocağına incir ağacı
dikti neredeyse. Cep telefonu ile fotoğraf çekme, fotoğrafçıların işine büyük
sekte vurdu. Elektronik kartlı anahtar sistemleri, normal anahtarların ve
kilitlerin öneminin hayli azalttı. Televizyonlarda kanal sayısı teknolojiye
ayak uydurarak artınca, sinemalar ve video aletlerinin de fiyakası söndü
neredeyse... İşte böyle dünya elektronik çöplük olma yolunda hızla ilerliyor.
Tabi bu aletlerin çoğununda doğaya ve insana zararı olduğu su götürmez bir
gerçek. Ne diyelim biz de doğal lığımızı yitirmemeye gayret edeceğiz bu kadar
olumsuzluklar arasında sabır ile yaşamaya çalışarak. Hepinize en derin sevgi ve
saygılar yine...