Öyle delice sevki harman
misali savur
Tenimle sen olayım beni kimse
almasın
Gönlünün dehlizinde kor
ateşinle kavur
Varlık belli edecek zerrem
bile kalmasın.
Cemalini gösterir her aşkın
pusulası
Neden aşikâr etmez zamanın
kör zulası
Güneş doğmak üzere tükenmekte
molası
Fırsat kaçıp gidince
saçlarını yolmasın.
Belki murat oluşur ayrı gayrı
yok dersek
Bedenden sıyrılarak ruhla
vuslata girsek
Nurlanmış eller ile cennette
çiçek dersek
İlme edep gerekir kalp
nefisle dolmasın.
Bir an sesin duymazsam inan
boynum bükülür
Asabi tuğlalarım parça parça
sökülür
Lav nehirleri gibi enginlere
dökülür
Umut dağa çıkarır hülyalara
salmasın.
Her yüzün güldüğünde karnım
doyar üç öğün
Gözyaşlarımla yıkan bitse
bulutu göğün
Tüm mahlûkat birleşir başlar bizimle düğün
Huzur nöbet tutarken rüzgâr
kapım çalmasın.
23.03.2015
Ahmet Çelik