Çokluklar üredikçe zaman aşımına uğrayan azınlık.

 

Azdan kasıt belki de çoğuldan öznel bir sağdıca kayan yalnızlık.

 

Sevme özürlü imgeler kopçalı bir de teyelli dikiş izleri ki hiç de anlamam dikip biçmekten öyle ya kapının zincirini bile iliştirmekten acizim bir de takamadığım sayısız ampul ben de güncelliyorum önce yanıp sönen neon ışıklarını bir de sokak lambalarını:

 

‘’Hey, siz, bayım?’’

 

Diyen kaç kişi kaldık şunun şurasında.

 

‘’Buyurun efendim.’’

 

Denmesini beklemekten de caydım madem sindiremediklerimi son sürat telaffuz ediyorum aklımın bağırsaklarında.

 

İrili ufaklı adamlar resmigeçit yapıyor bir de ölümden kaçan soluk benizli kadınlar. Şimdi ne alakası var, diyeceksiniz lakin izah etmeye de kalkışmayacağım o zaman asla varamayız bir sonuca ve lehim edemeyiz de kopuk tellerini aklımın.

 

Tünedikçe şu gecede cahil cesareti geliyor hem de güne nazire yaptığım bir ilhamla döşüyorum boydan boya: Allah’tan kağıt tükenmiyor ne de olsa yazdıkça temize geçesim geliyor ve temize geçirdiklerimin de fotokopi alma istemi gelişiyor tıpkı üniversitenin kaçkın fakültesinde ben düşmüşken ders notlarının peşine. Ne alaka, değil mi? Ha, bir de sınıfın en iyi not tutanı olup da hala not peşine düşüyorsam.

 

Obsesif bir sunum yoksa kendi notlarımı mı çoğaltmalıyım?

 

‘’Bayım, bir de adam boyu fotokopi.’’

 

‘’Önlü arkalı mı kardeşim?’’

 

‘’Yok, yok baştan ayağa ve tek yüz.’’

 

‘’Ya, profil?’’

 

‘’Ona param yetmez.’’

 

Sahi, ne kadar zaman oldu poz vermeyeli? Siz deyin bir gün ben diyeyim bir asır. Zanların telakkisinde, zarların himayesinde bir de zam gelmek bilmeyen maaşım.

 

Z’lerden oldum olası nefret ederim.

 

Mesela zekâ özürlü akıllı geçinenlerden bir de aklı yerine vücudunu kullanan kadın soyundan. İyi de hem cinsim nasıl oluyor da bu denli muhafazakâr ve cahilim? Ah, bir de endamlarına hayranım yalan beyanlarına makyaj yapanlar yok mu?

 

Öfkelerin dibine vurduğum mu ayan beyan yoksa gerçekleri soluyan çocuk yanımdan mı muzdaripim?

 

Ne de seçici imişim de haddi hesabı yok içinde kaybolduğum detayların.

 

Sahi ismim neydi benim?

 

Ne yalan söyleyeyim haykırmak istiyorum belki de deli gibi gülmek ki ser verip sırları da teslim ettiğim aynalardan almak öcümü.

 

Gülümseyin lütfen…

 

( Gülümseyin Lütfen... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 25.04.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.