Tuvalet kağıdı der burun kıvırır
geçeriz. Oysa tuvalete girdiğinizde cebinizde bir kalem olsa, hadi tutun bir de
orada ilham geliverdi, çıkarın kalemi nakış nakış işleyin aklınıza gelen düşünceleri,
artık şiir mi olur yoksa düz yazı mı olur o da sizin bileceğiniz iş tabi ki...
Boşuna dememişler değil mi ''Türkün aklı ya büyük abdest yaparken ya da
kaçarken.'' diye... Tuvalete girdiniz, nezle ya da grip olmuşsunuz o an da
yanınızda kağıt mendil de yok, hemen tuvalet kağıdı imdadınıza yetişecektir.
İki silin atıverin hemen... Tam tuvalette iken tesadüf bu ya cep telefonunuz
çaldı, elinizde pis, hemen tuvalet kağıdı ile tutup da telefonunuzu, arayan ile
uzun uzun, konuşabilirsiniz... Ben de ki de ne akıllar...
Çeşit çeşit de tuvalet kağıdı var. Altılısı, on ikilisi, yirmi dörtlüsü, otuz
ikilisi, iki katlısı, üç katlısı, tek katlısı... Allah'dan kaçak kat
çıkamıyorlar bu tuvalet kağıtlarına... Her markanın fiyatları da haliyle farklı
farklı, her bütçeye uygunu var...
Çok küçük iki üç yaşlarında çocuklarınız varsa, tuvalet kağıtlarını naylon
torbasından çıkartıp, üst üste koyup lego gibi değişik şekiller yapabilirsiniz.
Daha büyük çocuklarınız varsa, uçurtma yaptığınızda o uçurtmaların kuyruklarına
bağlayabilirsiniz, gökyüzünde nazlı nazlı salınırlar tuvalet kağıtlarınız
uçurtmalar ile beraber... Alt katta kız arkadaşınız var ancak babası sizin ile
görüşmesini yasakladı, evden de çıkartmıyor, telefonda edemiyorsunuz. Alın
gelin banyodan tuvalet kağıdını, döşenin mesajınızı üstüne, sarkıtın pencereden
aşağı, okusun dursun kız arkadaşınız, sonra ucuna cevap yazsın size, tekrar
yukarı çekin tuvalet kağıdının rulosunu...
Temizlik imanın da gereğidir derler. Mikropların en yoğun olduğu yerlerden biridir
alaturka ve alafranga tuvaletler. Hele ki kalabalık ailelerde ve resmi
yerlerde, okullarda, büyük alışveriş merkezlerinde tuvaletler çok sık
kullanıldığından dolayı, buraların bakımı da temizliği de en hayati konudur.
Aksi takdir de salgın hastalıkların hedefi olacaktır başta çocuklarımız ve biz
büyükler de. Bu da geri dönülmez maddi ve manevi hasarları beraberinde
getirecektir...
''Kayıtlara geçen ilk tuvalet kağıdı kullanımı, Çin‘e aittir. Bir devlet
görevlisi ve aynı zamanda bir bilgin olan Yan Zhitui, 589 yılında halkı,
üzerinde felsefi söylemlerin basılı olduğu kağıtları tuvalet ihtiyaçlarını
giderdikten sonra temizlenmek için kullanmaları konusunda uyardı. On dördüncü
yüzyılın sonlarına gelindiğinde, dünyanın geri kalanı bunun için su kullanırken,
Çinliler yılda 700.000 yaprak aromalı tuvalet kağıdı üretiyorlardı.''
''Fabrikasyon olarak ilk üretimi, 1857 yılında ABD'li Joseph Cattey tarafından
gerçekleştirilmiştir. 1880 yılından sonra da rulo olarak satılmaya
başlanmıştır. O zamanlar bize her şey çok geç geldiğinden Türkiye'de de
yetmişli yılların başında gelmiş ve Eczacıbaşı Topluluğuna ait İpek Kağıt
tarafından ilk üretimi gerçekleştirilmiştir.''
Biraz da espri katalım bakalım yazımıza. Diş fırçası ile tuvalet kağıdı sohbet
ediyorlarmış. Diş fırçası, her gün birinin ağzına girip çıkmaktan bıktım da
usandım kardeş, demiş. Tuvalet Kağıdı da, bir de beni düşünsene, yat kalk
haline şükret kardeş, demiş... Bir vatandaşta şöyle demiş. Normalde tuvalet
kâğıdı rulosunun yarısını harcarken dibi geldiğinde değiştirmemek için iki
parçayla harikalar yaratıyorsunuz değil mi?
Çeşitli kaynaklardan edinilen bilgilere göre tuvalet kağıdının dünya üretimi
yılda 35 milyar rulo civarındadır. Bir Avrupalı yılda ortalama 160 rulo, bir
Lübnanlı 98 rulo, bir Ürdünlü 64, bir Malezyalı da 50 rulo tuvalet kağıdı
kullanmaktadır. İslam ülkelerinden Suudi Arabistan'da kişi başına düşen tuvalet
kağıdı tüketimi ise yılda 45 rulo olarak görülmektedir. Türkiye'de kişi başına
düşen tuvalet kağıdı tüketimi ise gerçekten çok düşüktür. Hane halkının sadece
yüzde 25'inde tuvalet kağıdı kullanıldığı görülmektedir. Bu da yılda sadece 10
ruloya denk gelmektedir. Temizliğin önemli bir parçası olan tuvalet kağıdının,
daha da yaygınlaşması toplumumuz ve insanımız içinde iyi olacaktır kanısındayım.
Hepinize en derin sevgi ve saygılar...