- Seni depreme benzetiyorum sevgili! Ömrümde deprem etkisi yarattın. Yerle bir ettin canımı. Gel de ara beni! Gel de bul.

            - Sen kaypak bir zeminde durursan bu aşkta, elbette ben de deprem olur yıkarım seni.

            - Bilmem kaç şiddetinde yâr sarsıntısı içindeyim. Seslensene bana "neredesin" diye! Hangi taşın altında, hangi beton bloğun? Dur bir dakika, yokluğunun altına bak istersen, sensizliğin kıyısına... Tek başına, aç ve susuz kalmış aşkına biliyor musun? Bilmiyorsan bil o zaman: "Sensizlikte külliyen zararda

            Senlikte toptan kârdayım"

            - Hak ettin bence!

            - Böyle terk mi olur Allah için? Bu ne rezil bir gidiştir? Bu nasıl bir umursamazlıktır? Nasıl bir çaresizliktir düştüğüm? Ardında koştum sensizliğin, hep yakalayacakmış gibi kaldım, hep tutacakmış gibi...

            Sen dörtnala gidiyorsun benden, yıldırım hızıyla.

            Sana gitme diyemiyorum, kendimde o gücü bulamıyorum.

            Kendimi kandırıyorum.

            -Ne yapsan boş artık.

            - Bilmem kaç şiddetinde yâr sarsıntısı içindeyim. Bu sarsıntının direkt kalbedir darbesi, öldürmekten beterdir her sadmesi. Hazırlıksız yakalandım terkine. Hak ile yeksanım,  yârin yokluğuyla yekavazım. Halim enkaz, kimsem yok!

            - Beter ol!

            - Ayrılığının gök gürültüsü kulağımın içinde beynimi tokatlıyor adeta. Senin sesinden başka sese sağırım. Kimse var mı diye seslensene?

            - Asla!

            - Bilmem kaç şiddetinde  yâr sarsıntısı içindeyim. Her türlü yardıma açığım, tek senden gelsin bana!

            - Sana bakışım bile haram olsun.

            - Ne de keskin bıçaksın bana, ne de bileylenmiş kılıçsın. Hiç mi hatırası yok benli günlerin sende? Hiç mi referansı yok, toleransı...

            - Gitmişim, iş bitmiş. Beni çağırmanın ve böyle bir diyalogun içinde tutmanın bir manası yok.

            - Yapma, dağ devrilmiş altında kalmışım, yok yok yanardağın içinde kalmışım. Sana lavım, hep tavım. Okyanusun dibindeyim ve aşkına boğuluyorum. Hep senden sonra girdiğim psikolojik hallerdir bunlar. Kendimi bir tuhaf hissediyorum sensiz.

            - Sanki daha önce çok yerindeydi de psikolojin kalkıp da ben bozmuşum gibi konuşuyorsun bir de.

            - Gidenler bilir mi acaba kalanların nasıl da acı içinde kıvrandığını? Gözlerine mil çektiğini, kalplerini kül ettiğini... Yokluğunun beton yığınları altında bir başına kaldığını...

            - Bilmeye de hevesli değilim! Gidenim kalan değil!

            - Sensizliğin fay hattı  kalbimin tam da ortasında geçiyor.

            - Tetikte ol! Hiç ummadığın bir anda seni sarsıntı içinde bırakırım. İflahını keserim.

            - Sana 24 saat tetikteyim zaten. Teyakkuz halindeyim sana. Tam tekmil aşkına amadeyim.

            - Ol, tedbir canını kurtarır ama beni sana asla getiremez.

            - Tedbir benden, seni bana takdir de rabbimden.

            - İşin duaya kalmışsa vay haline.

            - Kimsesizlerin kimsesine sığınıyorum. Kendimi yok sayıyorum ve seni de ben mezarına defnediyorum sevgili. Ruhuna Fatiha okuyorum.

            - Ben de büyük bir huzur ve huşu ile "Amin" diyorum.

           

 

 

( Deprem Gibiydi Yaşadığım Her Şey başlıklı yazı GürhanGürses tarafından 9.05.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.