HAYIRLISINI DİLEMEK
İnsanoğluyuz
biz, yaşadığımız sürece isteklerimiz bitmez. “Yetinen
insan ölmüş demektir.” demiş Yılmaz Güney… Yaşam, durağanlığı sevmez. İleri
gitmek şarttır. Ne kadar ilerleyeceğimiz önümüze koyduğumuz hedeflere ulaşma
isteğimizle ve çalışmamızla, gayret göstermemizle doğru orantılıdır.
Öğrenciyken pek
çoğumuz “Ah şu okul bitse başka bir şey istemem.” deriz okul bitince de “İşe
girsem…” demeye başlarız. Ardından “Stajyerliğim bir kalksa…” sonrasında “Şef
olsam…” şef olunca da “Müdür olsam keşke…” diye amaçladıklarımızı Allah’tan
dileriz. İş alanındaki dileklerimiz bitince de gönül dileklerimiz başlar: Onu çok
seviyorum. İnşallah o da beni seviyordur.” düşleri zamanla daha da güçlenerek
sevilen kişiyle birlikte hayat kurmak yolunda ilerler. “Nişanlansam…”
“Evlensem…” sonra da “Çocuğum olsa…” derken isteklerimiz ölünceye dek sürer.
Herkesin istekleri,
dilekleri olacaktır elbette… Ancak bu
isteklerimiz her zaman hakkımızda hayırlı olmayabilir. Dualarımızda da
“Allah’ım hakkımda hayırlı ise nasip et.” dememiz daha uygundur. Hazreti
Ali’nin ettiği çok güzel bir dua var: “Allah’ım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle, hakkımda hayırlı olana da gönlümü
razı eyle!”
Çok eskiden
adamın biri Allah'tan bir çiçek ve bir kelebek dilemiş. Allah ona bir kaktüs ve
bir tırtıl vermiş. Dilediğim bir çiçek ve kelebekti ama Mevla’m vermedi diye
çok üzülmüş. Bir zaman sonra kaktüs çiçek açmış, tırtıl kelebek olmuş.
İstekleriniz her zaman ihtiyaçlarınız değildir. Bugünün dikeni yarının çiçeği,
bugünün böceği yarının kelebeği...
İstekler
ayrıdır, ihtiyaçlar ayrı… İhtiyacımız olanlar her zaman isteklerimizin önünde
olmalıdır. Şüphesiz ki Allah, seçimi kendine bırakanlara en iyisini verir.
Dileklerimizin hayırlısıyla kabul olması temennisiyle...