Engellilerle ilgili yapılan ilginç faaliyetlerin arasına bir yenisinin daha eklendiğini geçtiğimiz yıldan itibaren medya organlarında şaşkınlıkla görmeye ve okumaya başlamıştık. Yapılan bu faaliyeti her gördüğümde ya da her okuduğumda şaşırıp kalıyorum…

Ne günlere kaldık anlayamıyorum… Dernekler, vakıflar, kurum ve kuruluşlar, aileler ve insanlar engellilerle ilgili neler yapacaklarını, nasıl faaliyet yapacaklarını şaşırmışlar artık. Bunları bulup yapan sivri akıllılar nereden bulurlar bu fikirleri, nasıl düşünürler, nasıl üretirler şaşırmamak elde değil inanın… Engellilerin yaşadığı sorunları kamuoyuna iletmek, duyurmak ve sorunlara dikkatlerini çekmek amacıyla çeşitli birçok çalışmalar, faaliyetler yapıldığını biliyoruz…

Dernekler, vakıflar, kurumlar, kuruluşlar ve çeşitli organizasyonlar tarafından yapılan farkındalık yürüyüşleri, konferanslar, seminerler, paneller, çalıştaylar, geziler, sergiler, piknikler, balolar, kokteyller, konserler, çay partileri, yarışmalar, turnuvalar ve daha birçok sosyal, kültürel ve sportif çeşitli faaliyetler bulunmaktadır. Yapılan bu faaliyetlerin arasına her geçen gün bir çığ gibi artan yeni eklenen faaliyeti görünce şaşırmamak elde değil…

Bir günlük temsili askerlik, temsili polislik, temsili trafik polisliği, temsili üniversite öğrenciliği, temsili itfaiyeci, temsili izcilik, temsili kına gecesi derken sonunda bir günlük temsili gelinsiz ya da damatsız düğünlerinde yapılmaya başlandığını ve gün geçtikçe de artış gösterdiğini görmeye başladık... İşte bunlardan birini geçtiğimiz 9 Nisan 2017 tarihinde medya organlarında izledik…

“Down Sendromlu Çiğdem Birinci'ye damatsız düğün yapıldı”, “Down sendromlu Çiğdem’in gelinlik hayali gerçek oldu” ya da “Çiğdem’in gelinlik hayali gerçek oldu” başlıklarıyla gördüğümüz haberin detaylarında şunlar yazılıydı.

“Ailesinin tek çocuğu olan, sempatik hareketleri ile çevresinde çok sevilen 22 yaşındaki down sendromlu Çiğdem Birinci'nin evlerinin yanında oturan kadın kuaförü Özlem Taşer, çocukluğundan itibaren tanıdığı genç kızın işyerine saçını yaptırmaya gelen gelinleri görünce kendisinin gelinlik giyemediği için üzüldüğünü göz önüne alarak harekete geçti.

Taşer'in Çiğdem Birinci'nin özlemini ilettiği Firüzköy Trakya ve Rumeli Kültürünü Yaşatma Vakfı Başkanı Hasan Değirmenci, Avcılar Engellilere Hizmet Derneği (AVENDER) Başkanı Ahmet Halit Vardar, 'Damatsız bir düğün' yapılmasına karar verdi.

Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak Benli de yakından tanıdığı Çiğdem Birinci'nin düğünü için Firuzköy Kentevi'nin 3'ncü katını düğün salonu olarak tahsis ederken, tüm davetlilerin salona getirilip-götürülmesi için araç desteğinde bulunurken Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü'nden Gülhan Kemik'i gelinin ihtiyaçlarının karşılanması için görevlendirdi.

Düğün için tüm ayrıntılar göz önünde bulunduruldu, bastırılan davetiyeler dağıtıldı, salona yaklaşık 200 davetli geldi. Üzerinde bembeyaz gelinlikle gece boyunca yerinde duramayan, gelin çiçeğini zaman 'Bekar kızların yakalaması' için geriye atan Çiğdem Birinci yakınları ve kendisi gibi down sendromlu diğer gençlerle gece geç saatlere kadar oynadı, halay çekti.

Belediye Başkanı andan Toprak Benli de geceye gelerek gelini kutlarken, 'Gelin halayı'na bir süre eşlik etti ve altın taktı. Damatsız düğünün son bölümünde takı töreni yapıldı.” diye yazıyordu.

Bu yazıyı yazarken geçtiğimiz 2016 yılının Mart ayında Kütahya’nın Domaniç İlçesinde yapılan etkinliği hatırladım… Çünkü yapılan o etkinlik aynı olmasına rağmen daha ilginçti…

Anadolu Ajansı (AA) tarafından Mart 2016 tarihinde yaptığı ve medya organlarında yer alan “Engelliler Temsili Gelin ve Damat Oldu” başlıklı haberde şunlar dile getiriliyordu.

“Kütahya'nın Domaniç ilçesinde, engelli çocukları bulunan 9 aile, bir araya gelerek, çocuklarının hayalini gerçekleştirmek için temsili düğün düzenledi.

Engelli çocuğu olan aileler bir araya gelerek temsili bir düğün yapma kararı aldı. Hisar Mahallesi'nde gerçekleştirilen düğünde 6 kadın engelli gelinlik, 3 erkek de asker kıyafeti ve damatlık giymenin sevincini yaşadı.

Eğlencede temsili gelin ve damatlara kına yakıldı. Aileleriyle birlikte müzik eşliğinde eğlenen engelli gelin ve damatların mutluluğu gözlerinden okundu. Düğüne katılan vatandaşlara tören sonunda yemek ikram edildi. Engelli aileleri adına AA muhabirine açıklama yapan İzzet Bahadır, oğlunun da engelli olması sebebiyle bu eğlenceye destek verdiğini belirtti.

Düzenlenen temsili düğünde çocuklarının çok mutlu olduğunu anlatan Bahadır, “İlçemizde yaşayan engelli aileleriyle ortaklaşa bir karar alarak temsili düğünü organize ettik. Düğüne ilçemizdeki tüm engellileri davet ettik. Düğüne katılan herkes çok mutlu oldu. Gelecek yıl daha geniş kapsamlı bir temsili düğün yapmayı planlıyoruz” diye konuşmuştu.

Bu haberi izlediğimde ağlayacak mıyım yoksa gülecek miyim karar verememiştim. Sadece şaşırıp kaldığım gibi sinirden gerildiğimden başıma ağrılar girmişti… Ne günlere kaldık, temsili askerliği anladık ama yeter artık bu kadarı da olmaz... Temsili askerlik olayı ile her şeyi karıştırırsanız ortaya bu kadar rencide edici olaylar, bu kadar incitici görüntüler çıkar işte...

Temsili askerlik, temsili polislik, temsili üniversite öğrenciliği, temsili gelin ve damatlık derken geriye ne kaldı... Geriye tek bir şey kaldı… Neyin kaldığını da ben yazmayayım artık, sizlerde ne olduğunu anladınız…

Evet, şaşırdınız değil mi? Şaşırmakta da haklısınız bence… Çünkü tabiri caizse bunları yapanlar işin cılkını çıkardılar… Yapılan organizasyondan engelli çocuklarının mutlu olduğunu açıklayan ailelere, “Aileler olarak çocuklarınızın mutluluğunu çok istiyorsanız onlara gerçek evlilik yaptırın tam mutlu olsunlar bence...” diye seslenmek istiyorum. Evet, neden gerçek evlilik yaptırmıyorsunuz da temsili yaptırıyorsunuz?

Engellilerin iç dünyasını bilmeyen bazı kişiler, “Ha askerlik, ha polislik, ha gelin-damat olmuş ne fark eder. Nasıl olsa hepside temsili olarak yapılıyor” diyerek bu etkinlikleri normal karşılayabilir ve yazımı da farklı algılayabilirler. Bu şekilde düşünen ve algılayanlar yanılıyor ve yanlış yapıyorlar. Çünkü bir günlük temsili etkinlikler arasında askerlik olayı çok farklı, her erkeğin kanunen yapması gereken bir görevdir... Engelliliğinden dolayı bu görevi yerine getiremeyen engelli erkekler bunun üzüntüsünü yaşadığı için Genel Kurmay Başkanlığı tarafından 2002 yılından itibaren bir günlük temsili askerlik uygulaması başlatıldı... Ancak polislik, üniversite öğrenciliği, izcilik, evlilik gibi uygulamalar kanunen yapılması gereken bir zorunluluk değil... Demek istediğim işte bu...

Sözün özü olarak, engellilerin yaşamış olduğu sorunlara kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla yapılabilecek o kadar güzel etkinlikler varken yetkili-yetkisiz, engelli-engelsiz bazı sivri akıllılar tarafından sadece kendi egolarını tatmin etmek amacıyla yapmış oldukları şov gösterisinden başka bir anlam taşımayan ve insanları incitici, kırıcı, rencide edici bu olayları yapmalarına bir anlam veremiyorum. Tek anladığım bir şey daha var o da bu incitici, kırıcı ve rencide edici faaliyetleri bulan veya yapan bu sivri akıllılarla bu ülkedeki engelli sorunlarına çözüm getirilmeyeceğidir.

Yoksa bu konuda yanılıyor muyum? 

( Şov Gösterisinden Başka Bir Anlam Taşımıyor başlıklı yazı AliHaydar tarafından 19.05.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.