YALNIZLIĞIN SESİ
 
kırılgan yalnızlığımın tenhalığında
buğulu gözlerle boş boş bakıyorum
dörtnala koşan zamanın ardından...
 
koşsam,bir koşabilsem diyorum
yine eskisi gibi
yetişebilir miyim gün görmemiş düşlerime?
 
yeşiller sarıya dönüşmüşken
sonbaharın hüznünde 
erişebilir miyim el değmemiş baharlara?
 
yılların yorgunluğunda
deli divane gönül
kim bilir kaç zaman daha eğleşecek
meçhule giden molasız yolculukta?
 
düşünüyorum da...
 
ne çok haksızlık yapmışım kendime
herkese değer vermişim de
bir beni unutmuşum,bir beni
sevgi deryasında kaybolmuşum...
 
demem o ki...
 
benim derdim kendimle
yok kimseye figanım
sanadır şikayetim
dinlesene ey gönül?
 
kandıramam artık kendimi
ne hayal ne de düşle
meğer suçlu benmişim
ne çok zulüm eden kendime...
 
bir ikindi yorgunluğunda
yalnızlık karşımda sırıtırken
kalabalık suskunluğumda
vakit dar,dilim lal...
 
koyu mavi geceye
dokunulmamış,can çekişen
hayallerimi asıyorum
hiçliğin kıyısında...
 
ahraz çığlıklarım
sağır ederken beni
hiç bir şey eskisi gibi değil diyorum
bu fasılda kendime...
 
zamanın fırtınasında
ensemde olsa da rüzgarın soğuk nefesi
ben yine de severim sevdiklerimi
sahiplenmeden,karşılık beklemeden
sonsuz maviliklerde
mavi bir düş gibi
benimmiş gibi...
 
AYLA CERMEN TÜFEKÇİ

( Yalnızlığın Sesi başlıklı yazı Ayışığı tarafından 11.06.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.