Sivri dikenleri göğün tebessüm etti:

Koptu yaygara akşamüstü,

İsin nemi, aç kurdun laneti:

Döşendi yol,

Yatak döşek hanidir mahremin kerameti.

 

Akılsızca tünedi insan,

Kırık dalların hezeyanı örtüledi hüznü,

Kifayetsizlik başım gözüm üstü

Bir kelamda sırıtan şiirden arakladığım

Artık hangi dize ise,

Yine muteber bir teyakkuz şairin demi.

 

Hamdolsun, demezken

Sığındığımız yer gök mü yoksa biz mi

Çıkarken isyanlarımız arş-ı alaya?

Hâşâ, demektense ölen iblisin,

Kaynadıkça derinde nefsin aczi yeti.

Karadan mütevellit bir kanaviçe;

Selamdan ırak olur mu andığım her sure?

 

Kıblemde yorgan döşek,

Titrimde yoksun kılındığım

Dost kılıklı safi zihniyet.

Anlatsam derdimi, dermanım hani nerde?

 

Taşıma suyuyla yaşatıyorum ilah aşklarımı,

Sehven ihanet, diyenlere inat

Köreliyorum ölümün dingininde bir de

Rahleye kuruluyor benliğim;

Ellerimde is, kerameti nefsin ve

O arsız fısıltılar;

Boyalı kadınlar ürüyor

Aklımın üryan köşelerinde;

Boyutlarımı boyuyorum

Gökkuşağından arakladığım dingin tebessümlerle.

 

Kalıbının adamı hangi teranede gizlenmiş?

Hangi sureyi ezberlememiş de kurda kuşa yem olmuş

Ölü kadın?

Hangi çocuğu kilitlemiş körelmiş vicdan?

 

Sazında ilham şairin;

Kambersiz düğün misali

Edimi yürek burkan onca isyan

Yine aşka delalet şiir başlarında

Kılıfına geçirilmiş şehir efsaneleri.

 

 

 

 

 

( Şehir Efsaneleri... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 22.06.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.