Kaleminiz uçuk mavi mi yazar
heceleriniz birer tespih tanesi
sensizlik dediğiniz dip dibe kaç mısra
boncuk boncuk çekili ceremesi
içinizden günahı sayılmış azar azar
ister istemez dokunmuş bir nasıra
mübahı imame ki uzunca nedensesi
sanırım gizlice kadere kızar
saklamışsınız dilinizi ısıra ısıra
resimlerin aşikar sizi üzmesi
ağırlığı ne çok aradaki üç dizenin
aşk bakmaz mı ki hiç kusura
hatırat usulen mum alevi huzmesi
parçası mı ki şamdamlı tozlu avizenin
yana yakıla hani böyle ara sıra
duruşu ilk kadehte bir nazenin
son bakışı resmen şair ezmesi
yordum galiba sizi sora sora
firaktan kalbiniz virane hazar
dönmüş ellisinde bir kasra
umudunuzun kırık penceresi
sızıp ıslık çalıyor eski bir rüzgar
şarkının yaşı yakın bir asıra
hani nağmeye girif kızıl öfkesi
ola ki şiirinizin çatısı akar
yağmur mu desem göz yaşı incesi
duvarınız nemli nemli kokar
elveda yazılı nihai yıkım öncesi
şair kışı gördüm ki uzar mı uzar
çökmüş kalmış ruhtaki hasıra
olsun böyledir ya üstad bilmecesi
dr.süreyya Burak önder
değerli üstadım Demir Mutlugil e ithafen