Ahmet amca,

Siz her zaman gelseniz ya!

Evimizin içi böyle,

Yemeklerimiz çoðaldý da ...

   Anadolu da misafirin özel bir deðeri vardýr.Çocuk yaþlarýmýzda evin bir odasý misafir odasýydý orada aðýrlanýrdý gelen misafirler.

   Orasý her zaman tertipli düzenli olurdu.Eþyalarý özel olurdu diðer odalara göre.

   Çocuk aðzýyla yazýlan þiirde.Misafir gelince evde bir telaþ olduðunu yemeklerin deðiþtiðini bu deðiþikliðin en çok memnun olan çocuktur.Onun için güzel yemekler yemektir istediði.Önüne konan yemek nasýl geldi onu düþünemez çocuk.Kasaptan veresiye mi alýndý onu düþünemez.Önceleri bir kap yemek konurken sofraya þimdi birkaç kap yemeði görünce þaþýrýyor çocuk.Bu zenginliðin devam etmesini<<Siz her zaman gelseniz>> diyerek arzusunu dile getiriyor.Babasýnýn,annesinin o yemekleri misafirin önüne koymak için nelere katlandýðýnýn önemini kavrayamýyor daha.

   Bir de bilmeden söylediðinin <<Evimizin içi bolluk oldu yemekler çoðaldý>>  misafir nasibiyle gelir sözünü doðru olduðunun farkýnda deðil.

   Anadolu da bazý köylerde misafir odalarý olurdu.Dýþarýdan gelen yolcular orada misafir edilir aðýrlanýrdý.Evin birinden yemek gelir orada  yenirdi.

  Misafir odalarýnda gelenler aðýrlanýr.Genç olanlar hizmet ederlerdi çay için yemek için.Yaþlýlar seferberlikten,askerlik anýlarýn orada anlatýlýr.Yerli olanlar tekrar tekrar dinlerlerdi býkmadan.

  Þehire uzak yerlerden gelenler için hanlar vardý.Çocuk iken görürdük hana atýyla eþeðiyle gelirler.Eþekleri için ayrý damlar vardý kendileri içinde odalarda kalýrlardý .Hacý Gedik,Deve Haný gibi hanlardý.

  Ýhtiyaçlarý karþýlayan köylü kardeþlerimiz heybeleri dolu olarak can dostlarý eþekleriyle tekrar köyün yolunu tutarlardý.Çoðunun boynuna iple asýlý gaz lambasýnýn camý olurdu kýrýlmasýn diye.

  Þimdi oteller almýþken hanlarýn yerini,birde ulaþým hýzlý olunca çabuk giderler köylerine.Belki de þehirin gürültüsüden , sýkýntýsýndan çabuk kaçarlar köylerine...