Sabah sabah gazetede bir başlık. ''Sofranda Balık Olsun 114 hafta fazla yaşa'' Yeter ki o balık olsun sofranda. Anarşi ve terör olaylarından daha önce ölmezsen, ya da yoldan geçerken kafana saksı düşmez ise veya trafik terörünün kurbanı olmazsan, ehliyetsiz ve de alkollü bir zibidi gelip de sana çarpmazsa, televizyona zırt pırt çıkan hükümet üyelerinden biri sinirlerini ve cebinin dengesini bozup da daha önce seni köprüden atlamaya mecbur etmez ise, balığını ye 114 hafta fazla yaşamayı garantile, kaçarı yok bu işin 114 hafta sadeleştirirsek iki yıl on hafta...

Sürekli balık yiyen bir adam farz edin ölmüş. Hemen eşi dostu gelir cenazenin yanına ''Allah rahmet eylesin rahmetli sürekli balık yerdi aslında yüz on dört hafta önce ölecekti de , balık işte o balık yok mu, ömrünü böyle uzatıverdi. Biz de ölse de mirası bize kalsa diye gözünün içine bakıyorduk. Kim tavsiye etti buna balık ye ömrün uzun olsun diye. Hangi alçak yaptı bize bu kötülüğü'' diyebilirler...

Adamlar bunu on altı yıl araştırmışlar dile kolay tam on altı yıl. Bunu araştırmaya başladıklarında doğan bir çocuk araştırma bittiğinde on altı yaşında. Vah vah bunu araştıranlar her ne hikmet ise bu sefer İsviçreli Bilim Adamları değilmiş, Amerikalılar imiş. Tüh çok üzüldüm çoook. İki bin yedi yüz tane sağlıklı Amerikalı üzerinde denemiş ve araştırmışlar. Oooh gel keyfim gel araştırma ayağına sürekli balık ısmarlasınlar sana araştırmacılar. Herhalde sana ödetecek değiller ya araştırma uğruna yediğin balıkların parasını. Balık yiyenlerin sayesinde dünya bilim tarihine geçiyorlar değil mi ama?

Tamam eyvallah soframızda balık olmaya olsun; olsun da benim gariban halkım o balığı üç kuruş emekli maaşı ile ya da aldığı asgari ücret ile nasıl alacak da nasıl hanımına pişirtip yiyecek. Biz de biliyoruz balığın içinde fosfor olduğunu, omega üç denen, insana çok faydalı maddeler olduğunu. Benim gariban milletim ancak o da haftada ya da on beş günde bir olmak kaydı ile hamsi bir de istavrit yer. Gerisi hikaye...

Ha bu arada ben de iki tane çok kıymetli balık var. Paha biçilmez değerine her ikisininde. Merak ettiniz değil mi, hangi balık, nasıl balık diye. Kızım ile karım canım mart doğumlular her ikisi de balık burcu yani sizin anlayacağınız. İşte böyle. Aman balıksız kalmayın sofranızda balık olsun mutlaka... 

( Sofranda Balık Olsun Mutlaka başlıklı yazı AhmetZeytinci tarafından 16.09.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.