Ey AŞK!

Hangi gönüldür de, acep durağın?
Elest Meclisi'nden gelmektesin AŞK;
Her bir insan bilse senin çırağın,
Nasibi olanı bulmaktasın AŞK..

Bildim yolculuğun mecâzdan başlar,
Perdeymiş o yüzler, gözler ve kaşlar,
Bâkini geç, fânin gönlümü haşlar,
Aklımı fikrimi çelmektesin AŞK..

Mecâzi mahbûblar pınarın senin,
Katili olmuşsun şu nankör benin,
Turâpta çürümez gönüldür tenin,
Âb-ı Hayat sırrı bilmektesin AŞK..

Ezelden susuzum içer de kanmam,
Senle yandım daha ateşle yanmam,
Dünyadan bıkarım sendense sanmam,
Gönülden gönüle dolmaktasın AŞK..

İmân da ne imiş? Sensin hidâyet,
Her hâlin güzeldir etmem şikâyet,
Derdindir dermânım etsin sirâyet,
Duyanları derde salmaktasın AŞK..

Tarsûsî'nin gönle şerefler verdin,
Kupkuru çöl iken gülistan derdin,
Yedi başlı nefsi yerlere serdin,
Saçımı başımı yolmaktasın AŞK...

"Adem KAÇAR - 04/10/2017"
( Aşk! başlıklı yazı Âşık TARSUSİ tarafından 5.10.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.