SANA GEL DEMEM


sana gel demem
sus... konuşma


bilemedim
cennet mi cehennem mi gözlerin
dipsiz kuyu gibiydi
karanlık ve derin



kelebekler vakitsiz giyerken ak kefeni
eridi avuçlarımda ümitler
boğuldu karanlıklarda aşk 
deli bir rüzgar esti 
sana dair ne varsa yıktı geçti 



paslanan yağmurlar sağıldı bulutlardan
havada küf ve toprak kokusu
zapt etti kumsalı 
zehir saçan zakkumlar
küskün yakamozlar derinlere daldılar
dolunaya inat



kafam da çalmaz oldu tam tamlar 
kırlangıçlar kesti ateş dansını
atmıyor yüreğim gümbür gümbür
aklım karışık dilim dolaşık
gönlümün içinde diken
sırtımda kamburum sen
olduğunu bilmeden 
diyordun ki; "Gel, Desen”
aşk üstüne karalarken meramını desen desen



zaman olmadı yar
üşüttü haziranda yağdırıp kırağı
uzaktan seyre bakarken ağyar
sessiz çığlıklarla yaktı ağıtlar
göründü yolculuğun son durağı
durdurun zamanı inecek var 



bekleme 
istesem de diyemem


sana gel demem




nilüfer sarp_________
( Sana Gel Demem başlıklı yazı Nilüfer Sarp tarafından 9.10.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.