Balkan Birliği bir hayal mi? Bunun ne önemi var ki? Balkan Birliği olsa ne olur olmasa ne olur ki… 


Sultan Abdulhamit Han, ruhu şad olsun, Tahtan indirilmeseydi Balkan Birliği devreye girecekti. Böylece Balkan ülkelerinin Osmanlı’dan ayrılması söz konusu olmayacak ve yıllarca ceryan eden, Müslüman Türk üzerinde oynanan oyunlar ve katliamlar olmayacaktı. Özellikle, 1980 sonrası Bulgar Katliamı ile nerdeyse bir milyona yakın Türk’ün Türkiye’ye göç etmesi, 1990 sonrası Sırpların Bosna katliamı, Yunanistan’da Gümülcine’de yaşayan Türklere uygulanan kötü yaklaşımlar ve ırkçılıkla ortaya çıkan terör saldırlarına bakıldığında, bu coğrafyada ölen milyonlarca insan olmayacaktı. Bugün Balkan ülkeleri parçalanarak daha da küçüldü. Özellikle Trump’ın Amerika’nın başına gelmesiyle başlayan dağılma ve ırkçılık politikası Avrupa’nın her yerine yayılmaya başladı. İspanya’da Katalonya krizi, İngiliz krallığındaki İskoçya’nın ayrılmaya yönelik ayak sesleri, Avrupa’da DAEŞ bombalarının estirdiği terörden daha fazla ses getirecek gibi görünüyor. 


Cumhurbaşkanımızın Sırbistan ziyareti ve orada verdiği mesajlar, sanki Abdulhamit’in Balkan Birliği rüyasını canlandıracağa benziyor. Oradaki halkların, Sırbistan’da yapılan açık hava  toplantısında, iki liderin el ele verip ellerini havaya kaldırarak zafer işareti yapması coşkuyla alkışlandı. Bu mesaj oldukça anlamlıydı.


Balkan ülkelerinin ekonomik göstergeleri çok bozuk görünüyor. Özellikle Yunanistan’ın IMF ile yaptığı anlaşmalar sonrası iflastan kurtarılması gelecekte çok iyimser bir Balkan coğrafyasına işaret etmiyor. Balkan üklerinin yaşadıkları kötü olaylar ve olumsuzluklar bizim aleyhimizedir. Her ne kadar ekonomik göstergelerimiz çok iyi olsa da, Burada yaşanan olumsuzluklar, iç savaşa sebep olacak oluşumlar ile meydan gelecek olası yapılacak göçlerle bizi de oldukça rahatsız edecektir. 


Sınırımızda yaşanan her olumsuzluk yıllarca bizi etkiledi ve insanlık suçlarını adeta temize çıkarmak için ülkemize yapılan göçlere ister istemez izin verdik. Bu da ekonomimizi alt üst etti. Ancak, bu göçlerin bir daha olmaması için Balkan ülkelerinin ekonomisi ve huzurun kendi coğrafyasında yaşarken ve birliktelik içinde sağlanması gereklidir. Bunun için Ortak işbirliği ve kendi kendine yetme konusunda yardımlaşmanın yapılmasının sonuçları ve getirisi oldukça fayda vericidir. Bu coğrafyada yaşayan ülkelerin tutarlı politikaları ve bu ülkeler ile ülkemizin dostane ilişkileri bize zarar vermediği gibi bizim de ekonomimizi iyi sevilere getirecektir.


Dünyada savaşa neden olma ve sömürüyü teşvik etme sonucunda zalimane bir güç gösterisi ile insanları boşu boşuna öldürme ve göçle yerlerinden uzaklaştırmanın kimseye yararı olmadığı Suriye’deki görüntüyle ortaya çıkmıştır. Bu savaşı Destekleyen Avrupa Birliği, oradan gelen göçe dur demek zorunda kalmıştır. Çünkü bu göçle, kendi ekonomik dinamiklerine, dinamit sokma meydana gelmiş, var olan refah seviyesi ve çağdaş yaşamın üzerine gölge düşmüştür. Bir yandan bu destek ile petrolden pay almayı düşlerken, o düşten daha fazla bu güçle zararı yaşamaya başlamışlardır. 


Coğrafik olarak dinamit lokumu gibi her yerden patlayacak sıkıntıların yaşandığı sınırlarımızda, her zamankinden çok iktidarı ve muhalefetiyle birlik ve beraberlik içinde olmamız gerekiyor.  Zaman barışı destekleme, aklı selim düşünme zamanıdır… Zaman, Osmanlı’nın coğrafyasını bozan ülkelere rağmen, o topraklarda gücümüzü gösterme zamanıdır. Zaman savaşın içinde değil, barışın içinde olacak politikaları sürdürme zamanıdır. İnşallah, Balkan Birliğini oluşturup, Avrupa’ya giden yolumuzu sağlamlaştırırız, tıpkı Osmanlı’nın Rumeliye geçmesi gibi… Avrupa dağılırken, sınırımızdaki dağılışı önleriz diye düşünüyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun…


Saffet Kuramaz 

( Balkan Birliği başlıklı yazı safdeha tarafından 12.10.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.