Baştan başa bir destandır Çanakkale…

Mehmetçiğin istilacı düşmanlar karşısında devleştiği, aşılmaz bir dağ,alınmaz bir kale olduğu,yokluk içerisinde bin türlü varlık gösterdiği,imanın,inancın doruklara çıktığı, şanlı bir zaferin bayraklaştığı,bir milletin bütünüyle istiklal ve istikbal için ölüm kalım mücadelesini başlatıp zaferle bitirdiği yerdir Çanakkale...

Anlatılamayacak kadar çok harikulâde hadisenin yaşandığı, kendi arkadaşlarına olduğu kadar yabancı askerlere de şefkat kollarını açtığı, Resûlüllah'ın da ruhaniyeti ile hazır bulunduğu  yerdir Çanakkale.

FRANSIZ GENERALİN BİR HATIRASI

Çanakkale Savaşları’nda, bir kolu ile bir ayağını kaybeden Fransız Generali Bridges, yurduna döndükten sonra anlattığı bir savaş hatırasında şöyle diyor:

"Fransızlar! Türkler gibi mert bir milletle savaştığınız için daima iftihar edebilirsiniz. Hiç unutmam. Savaş sahasında dövüş bitmişti. Yaralı ve ölülerin arasında dolaşıyorduk az evvel, Türk ve Fransız askerleri süngü süngüye gelip ağır zayiat vermişlerdi. Bu sırada gördüğüm bir hadiseyi ömrüm boyunca unutamayacağım:

Yerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Türk askeri de kendi gömleğini yırtmış onun yaralarını sarıyor, kanlarını temizliyordu. Tercüman vasıtası ile şöyle bir konuşma yaptık::

“Niçin öldürmek istediğin askere yardım ediyorsun?”

Mecalsiz haldeki Türk askeri şu karşılığı verdi:

"Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadın resmi çıkardı. Bir şeyler söyledi, anlamadım ama herhalde annesi olacaktı. Benim ise kimsem yok. İstedim ki, o kurtulsun, anasının yanına dönsün".

Bu asil ve alicenap duygu karşısında hüngür hüngür ağlamaya başladım. Bu sırada, emir subayım Türk askerinin yakasını açtı. O anda gördüğüm manzaradan yanaklarımdan sızan yaşlarımı dondurduğunu hissettim. Çünkü Türk askerinin göğsünde bizim askerinkinden çok ağır bir süngü yarası vardı ve bu yaraya bir tutam ot tıkamıştı. Az sonra ikisi de öldüler..."

            Çanakkale Savaşları, Birinci Dünya Savaşı'nın yalnız bir parçası değil; o başlı başına dünyayı dize getiren ve dünyanın en güçlü ordularını Çanakkale Boğazı'ndan geçirmeyen "muazzam bir olay veya dünya tarihinin ilk ve tek örneğidir."

KAZANDIĞIMIZ ZAFERLER İÇERİSİNDE ÇANAKKALE

Bu bakımdan Çanakkale Savaşları’nın ehemmiyeti ve azameti zamana bağlı kalmadan gelecek nesle "Tarihî -Askerî -İçtimaî -Ahlâkî -Ekonomik ve Siyasî bakımdan mütemadiyen bir inceleme zemini olacaktır. Çünkü o, bütün cihan tarihi içinde cereyan eden yedi büyük olaydan biridir. Bin yıllık Anadolu tarihimiz içinde ise kazandığımız zaferlerin en kanlısıdır.

ÇANAKKALE GEÇİLSEYDİ NE OLURDU?

Çanakkale geçilebilseydi bugün siz ve ben yoktuk. Buna göre ülkemizin gerçek sahipleri Çanakkale kahramanlarıdır. Orada, Mustafa Kemal vardı. Seyit Onbaşı ve Yahya Çavuşlar vardı. Bigalı Mehmet Çavuş da oradaydı. Harputlu Ömer Çavuş, Ödemişli Ömer Onbaşı hep oradaydı. Dünya askerlik tarihinde benzerleri hiç olmayan 27. ve 57. şehit Alaylar vardı. Mevzilerde kendisi nöbet tutup, erlerini istirahat ettiren Binbaşı Arif Beyler vardı. “Yetiş ya Muhammed, vatanımız elden gidiyor” diye feryat eden ve en önde nara atarak İngilizleri kovalayan Binbaşı Lütfü Beyler orada idi.

Çanakkale ile ilgili eserleri, ibretlik hikayeleri okumak, okutmak anlatmak o ruhu ortak yaşamak gerekir diye düşünüyorum.

 

Mefail ÖZBEK

( Baştan Başa Bir Destandır Çanakkale başlıklı yazı mefail-ozbek tarafından 10.11.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.