Ayaz gözyaşı düşüre düşüre

Bir gelir sokakların toz yutası

Nedense ekim kasım arasıdır

Ayrılık bir sokulur durmaksızın

Yakışır hani özlem Eskişehir’e

,

 

Bir eksiği beyazın tutası

Gecesine o keder uyutmaksızın

Bir bakışına dünden avare

Siyah sanki sadece karasıdır

Güya aşka inanmaksızın

Bulunmaz ya bir emare

 

,

Yaprağın rüzgâra sarılması

Zannetme ha bir hazan kavgasıdır

Akşamüstü bizim şehre

Yalnızlık oturup kalası

Yağmur iner de ansızın

Adamın tek dostu rakısıdır

,

Bir de bahara nazire

Gök kubbenin  yarılası

Aman usulca sorun bu şaire

Pek azsa da güze darılması

Son yudumu almaksızın

Der mi bir vefasızın

Eylülde hazin raksıdır

,

Gidenin haberi olmaksızın

Mısralar öyle ki  güz bedduası

Uzanır usulen tahtadan teneşire

Hani iflah olmaz yarası

Şöyle derine açmaksızın

Hasret dönüverir neştere

 

 

Son arzusu üç kadeh kırasıdır

Masada bir düşer gözleri şiire

Yanağından dem vurası

Kimseyi o saatte yormaksızın

İki kez tam sırasıdır

( Yakışır Hani başlıklı yazı burak1907 tarafından 26.11.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.