BAMBU AĞACI

 

     Çiçek yetiştirmeyi, doğayı sever misiniz? Bir tutam yeşilliğin huzuru sizleri hayal âlemine götürdü mü? Duyduğum her türlü saksı, balkon ve bahçe çiçeklerini edinmeye çalışmışımdır genç yaşımda. Kimisini kendi saksımdan çıkan minik filizlerle yahut kök salan bitkilerimle çoğalttım ve çiçeksever sevdiklerime hediye ettim, kimini de aile büyüklerimden rica edip bularak tohumlarını çoğalttım.

     Yirmili yaşlarımda hayalini kurup da alamadığım, en çok arzuladığım iki bitki oldu: orkide ve bambu. Her ikisi de narin ve yetiştirmesi özen isteyen bu bitkileri birisi doğum günüm yahut Öğretmenler Günümde hediye etseydi mutluluktan uçardım sanırım. Toprak; sakin ve sabırlı hâliyle yağmur ister ve güneşin sıcacık tebessümü olmadan da yaşayamaz. Bir de insan eli değdi mi, o kara topraktan her renk ve çeşitteki meyve/sebze güzelliğini sunup sofralarımıza konuk olur. Toprağın ve doğanın ikramı, Allah’ın bereketidir her bir nimet. Kalemime ‘Bambu Ağacı’ adlı bilinen bir yazı takıldı, aynen aktarayım:

 

 

 

BAMBU AĞACI

 

     “Bambu ağacının yetişmesi, olumlu ısrar için güzel bir örnektir.

 

      Çinliler bu ağacı şöyle yetiştirir:

 

     Önce ağacın tohumu ekilir, sulanır ve gübrelenir. Birinci yıl tohumda herhangi bir değişiklik olmaz. Tohum yeniden sulanıp gübrelenir. Bambu ağacı ikinci yılda da toprağın dışına filiz vermez. Üçüncü ve dördüncü yıllarda her yıl yapılan işlem tekrar edilerek bambu tohumu sulanır ve gübrelenir. Fakat inatçı tohum bu yılda da filiz vermez.

     Çinliler büyük bir sabırla beşinci yılda da bambuya su ve gübre vermeye devam ederler. Nihayet beşinci yılın sonlarına doğru bambu yeşermeye başlar ve altı hafta gibi kısa bir sürede yaklaşık 27 metre boyuna ulaşır. Akla gelen ilk soru şudur: Çin bambu ağacı, 27 metre boyuna altı haftada mı yoksa beş yılda mı ulaşmıştır?

     Bu sorunun cevabı tabii ki beş yıldır. Büyük bir sabır ve ısrarla tohum beş yıl süresince sulanıp gübrelenmeseydi ağacın büyümesinden, hatta var olmasından söz edebilir miydik?

     Bir başarının şartı her zaman çok basittir. Bir süre için çalışın, bir süre tahammül edin. Her zaman inanın ve hiçbir zaman geri dönmeyin.”

 

 

 

     Beş yıl… Dile kolay ama yetiştirene zor. Sanki bir İlkokul Öğretmeninin öğrencilerini beş yıl sabırla eğitmesi ve Sınıf Öğretmenliğini üstlenmesi gibi. Yahut anne babanın öz evlâdını beş yaşına kadar gül gibi büyütmesi gibi. Kimi zaman olur da emeklerimiz heba oldu diye hayıflanırız. Birtakım kuruntular ve şeytanın vesveseleri bizi dürter durur. Beynimizi içten kemiren bir kurt gibi olur kafamızdaki ön yargılar da. Aslında bambu ağacı gibi her bir emek de gün yüzüne çıkıp yüzümüzü güldürecektir sabretmeyi başarırsak.

     İçindeki pırıltılar ve yaşanmışlıklarla taptazedir hayat. Tadını çıkarmayı ve zevk almayı bildiğimiz zaman ballanır da ballanır. Günışığı, oda sıcaklığı, çam kozalağı kırıntıları, su seven ve ilgi isteyen orkide de öyledir. Her mevsim çiçek açar yaz kış demeden. Tabağının altında hep su ister, güneş alan odanın camını sevip cam çiçeği olmuştur hep. Susuz kaldığında diplerine kozalak ve ağaç kabukları bırakıp da toprakla karıştırdığınız o sudaki odunun nemli durumuyla adapte olup susuzluğunu akıllıca giderir. Yeni evlilerin, nişanlıların, açılış günlerinin, özel tarihlerin sosyetik ve gözde çiçeği olmuştur her daim. O yüzden her mevsim çiçek açar, pahalıdır ve herkes orkide almaya cesaret edemez. Kimilerine göre sosyete âleminin ve zengin evlerinin çiçeğidir orkideler. İşte bambu ağacı da böyledir. Çok sevdiği suyun içinde çubuk hâlinde beklerken hiç büyümeyecek sanırsınız, sonrasında birden boy atar.

 

     Bambu ağacı da orkidelerimiz gibi zenginlerin süs bitkisi olsa gerek ki bu tür bitkilerimizi hemen her evde görmek imkânsız. Birçok insan bambuyu internet üzerinden getirince yahut yurtdışındaki tanıdıklarından sipariş verince kendilerine hayret etmiş olabilirsiniz. Hayat bir bitki gibi yol aldırır insana. Aheste aheste, sağlam ve emin adımlarla ve sabırla. Bir bambu ağacı ibret alınmalı belki de. Beş yıl değil, otuz beş yıl da olsa istenilen şeyin hayalinden vazgeçmemeli bir insan.

( Bambu Ağacı başlıklı yazı KONUK YAZAR tarafından 11.12.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.