bulut mu yumuşak karnımız
her damla güz payesi
sayısını ne var bilmese
belki de rüzgarın seçimi
nasıl ıslanıverdi aşkımız
kaç kez ucundayken manolya
ah o dilimiz üşenmese
fena sayılmazdı nakaratımız
,

saksısında her daim gerçi
hani dudak kırmızımız
aslında hep iyidir açelya
boynunu büküvermese
hiç biter miydi şarkımız

,
balkondaki sardunya
kışa dayanır ya ziyadesi
tam ısınırken kanımız
dedik saksısında gerçi
hani diyorum üşümese
tek bu mu anlamadığımız
o akşam bir kahve içimi
bir soğuktu harap kamelya
,

ortalık yerde ezilmese
eski parkın çimi
yedi renk soluyor ya
vallahi bizeydi gökkuşağımız
ne işi varmış birilerinin öyleyse
güneş bu uzaktan okur içimi



aralık eylüle özenmiş
bizim suçumuz güya
aklına gelmez ki o kar düşesi
ısıtmadı değil tamam bakışımız
gözlerinin o beyazı neyse
ayazın yetmedi inadı öfkesi
sigarayı nasıldı zor yakışımız
ne yapalım kardelen meseleyse


,
hatırlarsan çalının serçesi
narin ellerinde titremese
duyulacaktı kalp atışımız
kırılmıştı topuğunun ökçesi
köknar çam hadi görmese
sanki günahtı avcumuza alışımız
,

şiirlerim ne olur ki söylemese
kimse kim hazanımın Pirayesi
o kuşu bir vardı ki salışımız
yağmur inivermese
kısa sürmezdi ya
bu kış hikayesi
bir an yok muydu dalışımız
bitivermeseydi bu rüya
malum sonbahar hengamesi

( Hazanımın Pirayesi başlıklı yazı burak1907 tarafından 15.12.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.