Gümbazların da güvercinlerin konakladığı 
Mutlu sonu hiç yazılmamış bir romandı şehir.
Her sevda,her hüzün,birer sayfada 
Birer sayfa her insan 

Küstah duyguların öpüştüğü 
Akıp giden caddelerde 
Endazesine bakıp sevinen asilzadeler
Seyrederdi köpükler çıkararak kayıp giden gemileri 
Şadırvanlarından mermer çanaklara 
Bağırarak düşen damlalar misali 

Yorga atlar şahlanır gibi  
Yürek çarpıntıları duyulurdu bağ-ı İremden 
El açan gedâlar koyulurdu 
Bezm-i cemşitlerden 
Ve
Bir sızı cehennemin derinlerinden 
Döküldükçe etleri, 
Tekrar tekrar giydirilen 
Sıyrılırdı suskunluğu 
Çalgı çengi seslerinden 

Bühtanlarla tozlaşırdı çiçekler
Güllerin bedenini dikenler sarardı 
Menekşeleri keder,
Düşmüşse gönlün Şems'e hasbelkader
Umutlara falcılar bakardı 
Yıldızlara büyücüler. 

Keramet şeydadaydı 
Hicret semada 
Nefesde damıtılınca aşk-ı meftun 
Hasret duadaydı 
Vuslat ikrarda..

Peyderpey halk olan sulh 
Kaşanelerin açtırırdı panjurlarını
Fısıldardı acıtarak 
Perdeleri kaldırarak 
Ne okumuşsa  sayfalardan 
Yaprak yaprak 

Dervazelerin de yitik insanların sabahladığı
Zamana bağdaş kurup oturmuş  bir sermestti şehir
Kucağına yığılan hikayelerle 
Ele güne karşı
Azını saklayıp çoğunu yırtarak 
Tokuştururdu bardakları.

ÜMIT SEYHAN
( Sermest başlıklı yazı Ümit Seyhan tarafından 10.02.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.