EVET, ROTAMIZ ELBETTE SABİT NE DE OLSA ÖĞRETİLERİN VE DEĞERLERİN IŞIĞINDA YOL ALIYORUZ. YA DEĞİŞİM GÖSTEREN NE?

 

BOYUTSUZLUĞUN İVMESİ ASLA TARTIŞILMAZ GERÇİ HER BİRİMİZ FARKLIYIZ BİRBİRİMİZDEN LAKİN DEĞİŞMEMESİ GEREKEN ÖNGÖRÜLER DE VAR. MİSAL Mİ?

 

İNANÇ. YARATANIN SUNDUĞUNA VAKIF OLMAK VE PEKİŞEN İNANCIMIZI HAYATA SERPİŞTİRİP GÜVEN DUYDUĞUMUZ İNSANLAR ÖTESİNDE DOSTLARIMIZ.

 

BAZEN HAYATI ZİYAN EDİYORUZ VE ANSIZIN DA TOPARLANABİLİYORUZ Kİ BU, DEĞİL Mİ İNSANIN KOŞULSUZ KABULLENDİĞİ VE KABUL GÖRDÜĞÜNE DAİR GELİŞTİRDİĞİ İNANÇ.

 

HELE Kİ GÜNÜMÜZ GÜNÜMÜZE UYMAZKEN ZATEN NASIL YAZARDIK DUYGULARIN TEKELİNDE OLMASAK?

 

BAZEN KAFA KARIŞIKLIĞI BAZENSE ANLAMA GÜÇLÜĞÜ ÇEKTİĞİMİZ YETER Kİ UMUDU DA GÜVENİ DE SEVGİYİ DE BAŞTACI BELLEYELİM.

 

YAŞADIĞIMIZ KADAR DUYUMSUYORUZ VE ACI ÇEKİYORUZ VE SEBEPSİZ BİR MUTLULUK HÂSIL OLUYOR.BU ŞEKİLDE ÖZÜMÜZÜ KORUYOR VE SIKICA SARILIYORUZ HAYALLERİMİZE VE ELBETTE SEVİP KOLLADIĞIMIZ GÖNÜL DOSTLARINA.

 

HER ŞEYDE BİR ÖLÇÜT VAR SADECE SEVGİ VE İNANÇTA LİMİT AŞIMI KABUL GÖRMELİ.

 

BİR KISTAS BELKİ YOKLUK BELKİ VARLIK AMA DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DE DEĞİŞİMİN SUNUMUNDA KENDİMİZİ BİÇİMLENDİRDİĞİMİZ…

 

 


 

 

Zamanı bağışlamayı bilir misin?

Çalıntı hayatların kabrini delerken

Aslında imgeleri devirirken

Sesin de yükselirken perde perde…

 

Bir nidada saklandığın bariz:

Yarenin hükmettiği sevdanın dilinde

Tortu misali hüzün ve girdap:

Delice bir cesaret ile sevmeyi bildiğin,

Öldüğün, dirildiğin o ilk ve tek hece.

 

Nabzında şiirin bir yoksun;

Yoksunun dilinde bir varsın

Belki noksan bellediğin hayatın

Hicvine derin bir yarık açıp

İçine gömüldüğün o dev lahit

O içinden çıkılmaz bilmece.

 

Bir sorun ya da sormayın, dercesine

Atıfta bulunduğun şunca hazne:

Makberi yüreğin o derin dehliz,

Yosun tutan belleğin şiirine dahi

Yenik düştüğün göz ardı edemediğin

Bir kuramdan bile çok öte.

 

Derdi tasası evrenin hep kader;

İstiflediğin duyguların kadar da insansın hani.

Şuurun yenik düştüğü kayıp kıtasında

Ya da sonu gelmez beyitlerin

Tek birine dahi erişemediğin

Bilinmezin gücüne vakıf ve hayran

Sen, insanoğlu;

Aşka yenik düştüğün de mi yalan sahi?

 

Demlendiğin şunca hazan,

Derlediğin şunca kelam,

Dertlendiğin illa ki dünün

Ve geride kalmış yorgun zaman.

Bir külliyesin aslında;

Geçmişin mihrabı yoksunluğun titri

Sen ki; derviş benliğinle

Ha varmışsın ha yokmuşsun,

Diyenlerden olma asla.

Olabildiğince sev ve anlatamasan da derdini

Tasanı,

Varsın düş müşküle.

 

Kırpık bir yıldızdan bile dirisin

Sen ki sahici bedenin

Yorgun ve yanık belleğisin;

Hele ki ruhunda kaynarken onca duygu

Kazan kaldırdığın kaderin de yolcusu

Değil misin yine Allah katında?

 

Bir tövbe et

Ve şükret gününe

Garbında ömrün sığındığın;

Aşkın tohumunu ektiğin her hücresinde

Evrenin ve sonsuzluğun saklısın:

Makamsız şarkılardan da olma

Aslına erdiğini unutma

Yine alıp verdiğin nefesine tek tanık

Yine yüce Yaratan.

 

Kibrini at

Yandığın kadar da sev

Dirilmeyi biliyorsun ne de olsa.

Bin kez ölsen de

İsyanını salma,

İblisten yana

Şerrin bile hayra yorduğun kadar

Özelsin ve kulluğun bilincinde;

Kederin de neşen de aslında

Saklı en derininde.

 

Geçemediğin o dehlizde takılı kalsın

Varsın aklın ve pişmanlığın;

Boyunduruğunda Huda’nın

Ereceğin hidayet kadar

Kulsun asasında inancın.

 

( Yandığın Kadar... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 14.02.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.