Online Üye
Online Ziyaretçi
yavaşça olgunlaşan
uçsuz bucaksız gri
mor asma bahçeleri
yaban üzümlerinin vahaları
yakut taşı turkuaz gök
eski bir soyun özgürlüğü
atların toprağı dövdüğü bozkırdan
esen deli bir rüzgar tanrının fısıltısı
bilge melodiler kamların duaları
kırk destan kırk yıllık direniş
trajedi,ölüm ve unutulmuş yazıtlar
düşlere daldım pencereye yakın
havada yağmur sonrası toprak kokusu
tarih buğulu, kırk gök bulut sardı zihnimi
aklımda nice kızıl ile sulanmış topraklar
durmaksızın hırcın köpüren denizler
bir gecede çağları değiştiren destanlar
bu çağlayan rüzgar daha yaşlanmadı
bak at üstünde uçuyor tanrının ordusu
dörtnalla esiyor, cihan toz duman içinde
hala zaman var unutulmadı bu kutlu soy...
Suskun//