Şimdinle yüklüyüm,
yükümlü…
Yüksündüğüme kefilim:
Dirayet, sancı ve acı.
İçimi bitirdim bu gece
Dışımda soluk rüzgâr.
Yarınımı yitirdim dün
Ne de olsa öksüzlüğün
tahtında
Defolu bir faniydim.
Sığındım gök kubbeme
Sığdım sığalı cübbeme
Sarıldığım değil
kundaklandığım idi
Yerle yeksan edene biat
Aşkın hüküm sürdüğü kâhin
fıtrat.
Güdümlü insanlar belki
Tanrısız,
Sözcüğü kayıp mısralar
Nasıl da ikrarsız.
Salkım saçak beyitler:
Takriben adam boyu.
Yanlı yansız öfke
İşte iblis ve elleriyle
yoğurduğu.
Gök delindi ansızın
İrin aktı kan aktı.
Yer yarıldı belirli
belirsiz:
Gömüldü insan gömüldü
vicdan
Rükûsuna sahip çıkan
melek ve masumiyet.
Devrildi sureler,
Tapınan münafıktı yine
kendine.
Sur üflendi bir anda
Ölümü giyinen fani
Öldüren zulmün kehaneti
Aşkın biat ettiği
Deli eksenin fevri
asaleti.
Öl, dedi melek
Ölümle yer değişen
nefis.
Sus, dedi ezkaza yürek
Sevip de alalım
boyumuzun ölçüsünü.
Diri yüzü hayatın
Dingin ruhu yalnızlığın
Deli bir paye edindik
madem
Hadi, çekip gidelim
Çekip de sürmeyi
gözünden adaletin
Sığınalım elimizden
geldiğince:
Önce kâfir bir düş’e
Mizacı kayıp hangi
kıstas ise
Serilelim elden
geldiğince
Yoldan çıkan değil de
Yola sokmaya
beceremezken vicdanı
Öldürelim daha ve daha:
Dahi anlamında hangi
belirteç ise
Sıkalım ümüğünü
Sokalım gözüne gözüne
kaderin:
Benim senden alacaklı,
demenin meziyeti mi
Yoksa?
Hani şairin kanayan
kaleminde?
DNA örneği alıp
imgelerden
Tehdit edelim yerli
yersiz,
Tetiği basılı tutup
Öldürelim şairi
Alırken tadını nefretin
ve yerginin
Yaralım gönül gözünü
bir anda
Yerelim alabildiğince.
Olur olmaz hangi şiir
ise
Yine tehdit edelim
gıyabında
Öykünsün bakalım yeni
bir şiire
Sanki yazdığına inanan
sefil kalemin
Boyunduruğunda olur mu
öyle
Yerli yersiz aşk ve
hüsran?
Demli şiir demli mecaz
Densiz kelam yanlı
yoldaş
Katığı ne nedamet ne
asalet,
Yolu ne sapkın
Ne de geçer bizim
buradan, diyen
Tanrısını şehrin,
kutsarken zaman.
Beylik bir tümce daha
yazsın bakalım
Görsün ihaneti, azabı.
Şimdilerin devrik
acısı:
Derlediği güncesinde
olabildiğince
Tutarken hayatın
nabzını
Kim demiş;
Şiirden yana olur mu
tasa?
Şair bildiğini değil
Şiar edindiğini
yüreğinde taşı.