Dikeni batsa da hissetmez acı
Bülbül GÜL’e bense sana muhtacım
Yeşilin kaynağı çölün ilacı...
Mısır Nil’e bense sana muhtacım
Sımsıkı yapışıp hayrını gören
Bahar yaz arası ömrünü veren
Sert fırtınalarda titreyip duran
Yaprak dala bense sana muhtacım
Kulun meramını buyurmak için
Tatlıyı tatsızı ayırmak için
Zevk ile yiyerek doyurmak için
Ağız dile bense sana muhtacım
Yemeği lezzetli buz gibi suyu
Sırsızda çorbası sırlıda çayı
Hükmünü sürdüren asırlar boyu
Çömlek kile bense sana muhtacım
Balkılar vururken kulun döşünce
Sol yan gövünerek yanıp pişince
Yıllarca çalışıp zayıf düşünce
Yürek pile bense sana muhtacım
Leyla’dır tüm zaman Leyla’dır her yan
Divanelik hali Allah’a ayan
Kum tepelerinde Hakk’ı arayan
Mecnun çöle bense sana muhtacım
Vuslatı bekleyip aşık böğründe
Bir araya gelip sazın bağrında
Aşınıp durarak name uğrunda
Mızrap tele bense sana muhtacım
HİDDETÎ der nice haber getiren
Aşıktan maşuka selam götüren
Birkaç satır ile akıl yitiren
Mektup pula bense sana muhtacım
FİKRET OĞUZTÜRK