Surlara çarpar hikayem.
Yıkılır kalesi anıların.
En zayıf halkası çocukluk günlerimdi.
Kaynağı muamma yüreğimdeki yangınların.
Güneşin alnından öper güzel günlerim.
Çok iyiliği dokundu güneşin bana.
Karınca misali su taşırdı yüreğime.

Yol üstü lokantalarda yitirdim gençliğimi.
Bilmezdim İstanbul’un tarih kokan sokaklarını.
Şimdi aşkın gözde mekânı İstanbul’dayım.
Mutluyum dünde kaldı hüzünlü günler.
Aşk doluyum kalbime kadar.
Elimde yâre sunulmayı bekleyen menekşeler.
Boynu bükük geçen günlerin aksine,
Umut veriyorlar bana.


Fatih camide kılınan bir ikindi namazı,
Ve Fatih’in türbesinde yapılan dua.
Huzur verdi yüreğime.
Huşu içinde kaldım.
Süs havuzundaki tazyikli su ilahi bir ezgi gibi.
Kalbimdeki yangınları söndüren.


Mihrimah camiyi gezerken,
Kanuninin ikazını duyar gibiyim.
Karanlık dünyama açılan pencerelerden,
Süzülen ışık bir insan suretine dönüşüyor.
Hayran hayran izliyorum İstanbul’un tarihini.

Süleymaniye ise her zamanki heybetiyle,
Göz kırpıyor bana.
Yahya Kemal’in şiiri düşüyor gönlüme.
Mest oluyorum.
Bayram sabahındaki  çocuklar kadar neşeliyim

( İstanbul Fatihte Tarih başlıklı yazı Mecaz Adam tarafından 4.05.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.