Bu
gece yalnızım uykum firarda
Sensizlik oldukça zormuş be GÜLüm
Dört duvar arası kalmışım darda
Sensizlik adama kormuş be GÜLüm
Kendi durumumu kendime sordum
Bu ne hâl diyerek mantığa vurdum
Bu gece gerçekten farkına vardım
Sensizlik ruhumu yormuş be GÜLüm
Hayâl kadehiyle hasreti içip
Sağ yanım titrerken sol yanıp göçüp
Gecenin üçünde karşıma geçip
Sensizlik dev gibi durmuş be GÜLüm
Yokluğun gerçekten efkârlı beste
Gözlerim kapıda kulağım seste
Gayet zalimane hem de üst üste
Sensizlik bu kulu vurmuş be GÜLüm
Ayrı yaşanan gün bedel yılıma
Hüznün bülbülleri konar dalıma
Zaten engebeli hayat yoluma
Sensizlik pusular kurmuş be GÜLüm
Yokluğun gerçekten çekilmez bela
Burnumun direği sızlıyor halâ
Sıkıntı içinde bu garip kula
Sensizlik sehpaymış Dar’mış be GÜLüm
Lâyıkı veçhiyle yazamadığım
Üstünü bir kalem çizemediğim
Ne kadar uğraşsam çözemediğim
Sensizlik muamma sırmış be GÜLüm
Bitsin HİDDETÎ’nin perişan hali
Dilinde dualar bekler visali
Göklere yükselen alev misâli
Sensizlik çevremi sarmış be GÜLüm
FİKRET OĞUZTÜRK