HZ. İSA GÖKTEN İNECEK, MEHDİ A.S.’MIN
ARKASINDA NAMAZ KILACAK VE ONA YARDIM EDECEKTİR;
Said Nursi Hazretleri Hz. İsa’nın
dönüşünü ve Hz. Mehdi’nin arkasında namaz kılacağını bakın nasıl anlatıyor?
Said Nursi hz. en büyük farzın Müslümanların birleşmesi olduğunu
söylüyordu.
Bediüzzaman Said Nursi yaşadığı dönemde Risaleleri talebelerine tek bir
noktaya bakarak saatlerce yazdırıyordu. Hepsini Allah’ın ilhamıyla söylüyor ve
yazdırıyordu. Bediüzzaman bu mükemmel eserlerin içine birçok sır koydu, kimi
bilgileri açık söyledi, kimini ise üstü kapalı olarak anlattı. Zamanın zat-ı
şahanesi bu mükemmel eserde kendisinden yüz sene sonra gelecek Hz. Mehdi’den ve
talebelerinden ve Hz. İsa’nın tekrar yeryüzüne gelişinden de çok net bir
şekilde bahsetti. Bediüzzaman’ın şu ifadeleri bugün bütün Nur talebelerine hem
Hz. Mehdi’yi hem de onun arkasında namaz kılacak olan Hz. İsa’yı şöyle
müjdeliyor:
Evet, hadis-i şerifin ifadesiyle HAZRET-İ İSA'NIN GÖKYÜZÜNDEN İNİŞİ
KESİN OLMAKLA BERABER; işari mana ile başka hakikatleri ifade ettiği gibi, bu
hakikata da mucizevi bir şekilde işaret ediyor. 1
Ve Kuran'a tabi olarak, o İsevilik şahsı manevisi tabi; ve İslamiyet
tabi olunan makamında kalacak. Hak din olan İslam, bu katılım neticesinde büyük
bir kuvvet bulacaktır. Dinsizlik akımına karşı ayrı ayrı iken mağlub olan
İsevîlik ve İslâmiyet, birleşmeleri neticesinde, dinsizlik akımına galip gelip
dağıtacak istidadında iken “Gökler aleminde insani bedeniyle bulunan
şahs-ı İsa Aleyhisselam o din-i hak cereyanının başına geçeceğini bir muhbir-i
sadık, bir kadir-i külli şey’in vaadine dayanarak haber vermiştir. Madem haber
vermiş, haktır; madem kadir-i külli şey va’detmiş elbette yapacaktır”…2
Hattâ, "Hazret-i İsa Aleyhisselam gelir, Hz. Mehdi’ye
namazda uyar, tabi olur." diye rivayeti bu ittifak ve Kuran
hakikatlerine uyulmasına ve tabi olunmasına işaret eder. 3
Said Nursi Risalelerde tıpkı peygamberimizin hadislerinde bildirdiği
gibi Hz. İsa’nın tek din olan babamız Hz. İbrahim’in hanif dinini anlatacağını
bildiriyor. Hz. İsa geldiğinde insanları İslama yani Allah’a teslime çağıracak
ve Hz. Mehdi’nin arkasında namaz kılacaktır. Hz. İsa’nın bu daveti Yahudilerin
ve Hıristiyanlarında İslam’ı kabul etmelerine vesile olacak, tüm dünyaya İslam
son kez hâkim olacaktır.
(1. Kastamonu Lahikası, Mektup 51, s.
50-2. Mektubat, On Beşinci Mektup, s. 53-54-3. Şualar, Beşinci Şua,
On Üçüncü Mesele, s. 587 )
3/ÂLİ İMRÂN-81: Ve iz ehazallâhu mîsâkan nebiyyîne lemâ âteytukum min
kitâbin ve hikmetin summe câekum resûlun musaddikun limâ meakum le tu’minunne
bihî ve le tensurunneh(tensurunnehu), kâle e akrartum ve ehaztum alâ zâlikum
ısrî, kâlû akrarnâ, kâle feşhedû ve ene meakum mineş şâhidîn(şâhidîne). Ve
Allah, nebilerden, "Size kitap ve hikmet verdim. Sonra size, beraberinizde
olanı (Allah'ın size verdiği kitapları) tasdik eden bir Resûl geldiği zaman,
ona mutlaka îmân edeceksiniz ve ona mutlaka yardım edeceksiniz" diye misak
aldığı zaman, "İkrar ettiniz mi (kabul ettiniz mi?) ve bu ağır (ahdimi)
üzerinize aldınız mı?" diye buyurdu. (Onlar da): "İkrar ettik (kabul
ettik)" dediler. (Allahû Teâlâ): "Öyleyse şahit olun ve Ben sizinle
beraber şahitlerdenim." buyurdu.
3/ÂLİ İMRÂN-55: İz kâlellâhu yâ îsâ innî muteveffîke ve râfiuke ileyye
ve mutahhiruke minellezîne keferû ve câilullezînettebeûke fevkallezîne keferû
ilâ yevmil kıyâmeh(kıyâmeti), summe ileyye merciukum fe ahkumu beynekum fîmâ
kuntum fîhi tahtelifûn(tahtelifûne). Allah, şöyle buyurmuştu: “Ey Îsâ! Muhakkak ki seni vefat ettirecek olan
ve seni Kendime (katıma) yükseltecek olan ve kâfirlerden temizleyecek olan
Benim. Sana tâbî olanları kıyâmet gününe kadar, kâfirlerden üstün kılacak olan
Benim. Sonra sizin merciiniz Benim (dönüşünüz Bana'dır). O zaman sizin ihtilâf
etmiş olduğunuz şeyler hakkında aranızda hüküm vereceğim.”
4/NİSÂ-157: Ve kavlihim innâ katelnal mesîha îsabne meryeme
resûlallâh(resûlallâhi), ve mâ katelûhu ve mâ salebûhu ve lâkin şubbihe lehum,
ve innellezinahtelefû fîhi le fî şekkin minh(minhu), mâ lehum bihî min ilmin
illettibâaz zann(zanni), ve mâ katelûhu yakînâ(yakînen). Ve
onların, “Muhakkak ki, Allah'ın Resûl'ü Meryem'in oğlu İsa Mesih'i biz
öldürdük.” sözleri (çok büyük iftiradır). Ve onu öldürmediler ve onu asmadılar.
Fakat (öldürülen adam) onlara, (Meryem'in oğlu İsa Mesih'e) benzer olarak
gösterildi. Ve muhakkak ki onun hakkında ihtilafa (anlaşmazlığa) düşenler,
ondan (bu hususda) mutlaka şüphe içindeler. Onların, onunla ilgili olarak,
zanna tâbî olmaktan başka bir ilimleri (bilgileri) yoktur. Ve onu kesinlikle
öldürmediler (öldüremediler).
4/NİSÂ-158: Bel refeahullâhu ileyh(ileyhi). Ve kânallâhu azîzen
hakîmâ(hakîmen). Hayır,
Allah onu, Kendisine yükseltti. Ve Allah Azîz'dir (üstündür, güçlüdür),
Hakîm'dir (hüküm ve hikmet sahibidir).
4/NİSÂ-159: Ve in min ehlil kitâbi illâ le yu’minenne bihî kable
mevti(mevtihî), ve yevmel kıyâmeti yekûnu aleyhim şehîdâ(şehîden). Ve
ancak, kitap ehlinden olanlar (onu tekzip eden Yahudiler ve “Allah'ın oğlu”
diyen Nasraniler), ona ölümünden önce mutlaka îmân edecekler. Ve o, kıyâmet
günü onların üzerine şahit olacak.
19/MERYEM-15: Ve selâmun aleyhi yevme vulide ve yevme yemûtu ve yevme
yub’asu hayyâ(hayyen).
Ve doğduğu günde de ve öleceği günde de ve canlı olarak beas edileceği
(yeniden diriltileceği) günde de ona selâm olsun.
19/MERYEM-33: Ves selâmu aleyye yevme vulidtu ve yevme emûtu ve yevme
ub’asu hayyâ(hayyen). Ve
doğduğum gün ve öleceğim gün ve canlı olarak beas edileceğim (diriltileceğim)
gün selâm benim üzerimedir (banadır).
43/ZUHRÛF-61:
Ve innehu le ilmun lis sâati, fe lâ temterunne bihâ vettebiûni, hâzâ sırâtun
mustekîm(mustekîmun).
Ve muhakkak ki o, gerçekten o saat (kıyâmetin zamanı) için bir ilimdir
(bilgidir). Öyleyse ondan sakın şüphe etmeyin! Ve Bana (Allah'a) tâbî olun!
İşte bu, Sıratı Mustakîm'dir.
43/ZUHRÛF-62: Ve lâ yasuddennekumuş şeytân(şeytânu), innehu lekum
aduvvun mubîn(mubînun). Ve
şeytan sakın sizi, (Sıratı Mustakîm'den) men etmesin. Muhakkak ki o, sizin için
apaçık düşmandır.
43/ZUHRÛF-63: Ve lemmâ câe îsâ bil beyyinâti kâle kad ci’tukum bil
hikmeti ve li ubeyyine lekum ba’dellezî tahtelifûne fîh(fîhi), fettekûllâhe ve
etîûni.
Ve Hz. İsa, beyyineler (mucizeler, deliller) ile geldiği zaman: “Ve
hakkında ihtilâf ettiğiniz şeyin bir kısmını size açıklamak için size hikmeti
getirdim. Öyleyse Allah'a karşı takva sahibi olun ve bana itaat edin!” dedi.
Hz. İsa’da bir insandır ve her canlı gibi ölümü tadacaktır. Hz. İsa
öldürülmemiş ve Allah’ın ayetlerde belirttiği gibi gökyüzüne ref edilmiştir.
Yine ayetlerde belirtildiğine göre kıyamete yakın bir zamanda yeryüzüne inerek
mehdi aleyhisselama yardım edecek, onun arkasında namaz kılacak ve eceli ile
ölecektir.
21/ENBİYÂ-35: Kullu nefsin zâikatul mevt(mevti), ve neblûkum biş şerri
vel hayri fitneh(fitneten), ve ileynâ turceûn(turceûne).
Bütün nefsler, ölümü tadıcıdır. Sizi, hayır ve şer fitneleri ile imtihan
ederiz. Ve Bize döndürüleceksiniz.
32/SECDE-11: Kul yeteveffâkum melekul mevtillezî vukkile bikum summe
ilâ rabbikum turceûn(turceûne).
De ki: “Size vekil kılınan ölüm meleği, sizi vefat ettirecek
(öldürecek). Sonra Rabbinize döndürüleceksiniz.”
6/EN'ÂM-60: Ve huvellezî yeteveffâkum bil leyli ve ya’lemu mâ cerahtum
bin nehâri summe yeb’asukum fîhi li yukdâ ecelun musemmâ(musemmen), summe
ileyhi merci’ukum summe yunebbiukum bimâ kuntum ta’melûn(ta’melûne).
Ve geceleyin sizi vefat ettiren (uykuya sokan), gündüzleri ne
kazandığınızı bilen, sonra "ecel-i müsemmanın" (belirlenmiş zamanın,
ömrün) tamamlanması için gündüzün içinde sizi tekrar dirilten O'dur. Sizin
dönüşünüz sonra O'nadır. Sonra, yapmış olduklarınızı size haber verecek.
6/EN'ÂM-61: Ve huvel kâhiru fevka ibâdihî ve yursilu aleykum
hafazah(hafazaten), hattâ izâ câe ehadekumul mevtu teveffethu rusulunâ ve hum
lâ yuferritûn(yuferritûne). Ve O, kullarının
üstünde kahhardır (kuvvet ve güç sahibidir). Ve üzerinize muhafaza edici
(koruyucu) gönderir. Sizden birinize ölüm gelince, onu resûllerimiz vefat
ettirir. Onlar (bunu yaparken) kusur etmezler.
6/EN'ÂM-62: Summe ruddû ilâllâhi mevlâhumul hakk(hakkı), e lâ lehul
hukmu ve huve esraul hâsibîn(hâsibîne).
Sonra Allah'a döndürülürler. Onların mevlâsı Hakk'tır. Hüküm O'nun değil
mi? Ve O, hesap görenlerin en hızlısıdır.
Allah razı olsun.
Burhan AKSU