Makale / Araştırma

Eklenme Tarihi : 29.05.2018
Okunma Sayısı : 1677
Yorum Sayısı : 0
''BEDELİ  ÇANAKKALE'DE  KAN  OLARAK TESVİYE  OLUNACAKTIR --''PARA  PARA  PARA  VARLIĞI  BİR  DERT  YOKLUĞU  YARA  3.  BÖLÜM


Evet, bir  hikaye  (  Daha  doğrusu  gerçek  bir olay )  Anlatacağım  bugün...


Çanakkale  Savaşı  sürerken  savaşta kullanılan araçlara lastik almak üzere görevlendirilen “zabit namzedi( Yedek  subay ) Mehmet  Muzaffer'in  başından  geçen  bir  olaydır  bu. ( Tamamen  alıntıdır  bu  hikaye.) 
Çanakkale savaşı esnasında, harbin yoğun olduğu dönemlerde, at arabaları ile tıbbi malzeme ve yaralı taşımak oldukça zordur. Zira atlar en ufak gürültüden etkilenen hayvanlardır. Kağnı arabaları ise oldukça yavaş kalmaktadır. Bu nedenle de kritik tıbbi malzemeler Almanların verdiği kamyonlar ile taşınmaktadır. Ancak kamyonların lastikleri kısa sürede harap olmuş ve yenisi bulmak gerekmektedir. O dönemde ise bu tip malzemeler yalnızca İstanbul‘da bulunmaktadır.

Komutanlarının emri üzerine lastik almak üzere İstanbul’a gönderilen Mehmet Muzaffer, aradığı lastiklerin Karaköy’de Yahudi bir tüccarı tarafından satıldığını öğrenir. O yıllarda İstanbul’da otomobil ve kamyon nadir rastlanan vasıtalar olduğu için lastikleri ise yok denecek kadar azdır. Nadir rastlandığından dolayı ise fiyatları yüksektir. Yahudi tüccarla anlaşan Muzaffer, lastikler için ödenecek parayı almak üzere, elindeki tezkere ile Erkan-ı Harbiye’ye gider ancak istediğini alamaz.

Mehmet Muzaffer, 1. Dünya Savaşı’nın başlarından itibaren çıkarılan ve karşılıklarının harpten sonra altın olarak ödeneceği yazılan ”evrakı nakdiye”nin basımında kullanılan kağıdın aynısını Karaköy’den tedarik eder ve bütün gece çini mürekkebi ile gerçeğinden bir bakışta ayırt edilemeyecek kadar başarılı bir şekilde taklit eder. ”Bedeli Dersaadet’te altın olarak tesviye olunacaktır” ibaresi yerine ise tarihe geçen o cümleyi yazar: ”Bedeli Çanakkale’de kan olarak tesviye olunacaktır” yazar.

Mehmet Muzaffer, 100 altın karşılığındaki ”yüzlük kaime”yi tüccara verir ve lastikler, Sirkeci’den Çanakkale’ye gidecek gemiye yüklenir. Birkaç gün sonra Yahudi tüccar elindeki parayı bozdurmak üzere Osmanlı Bankasına gider ama bozulmaz çünkü para sahtedir. 

Yahudi tüccar olayı büyütmek istemediği için şikayetçi olmaz. Ancak bu hikaye tüm İstanbul’a yayılır. Şehzade Abdülhalim Efendi, karşılığını vererek tüccardan parayı alır, zarif sedef kakmalı, içi kadife bir mücevher çekmecesine yerleştir ve İstanbul Polis Okulu’ndaki Emniyet Müzesine hediye eder.

************************************************

18 Ekim  1331  ( 1915-1916 )  Tarihinde  devlet, öyle bir çare  buldu  ki bozuk  para  sorununa,sormayın:  Kağıt  1  Liraları  ikiye  böldü  ve her  parçayı  50 Kuruş  olarak  kullandırdı

1918’de Doğrudan  Doğruya  İngiliz  Savaş  konseyi  -  Osmanlı  Devleti'ni  ekonomik  olarak  daha da çökertmek  amacıyla - sahte  Osmanlı parası  bastırdı   Yani  bir  devlet,  bir  başka  devleti  ekonomik  yönden  çökertmek  için  resmen  kalpazanlık  yaptı. ( Sultan  Vahdettin'in  tahtta  olduğu  dönemde ) 

Evet,  Osmanlı  Devletinde  durum  bu.  Türkiye  Cumhuriyetinde   ne  peki?  

Çok  çok  özetleyecek  olursak:

Türkiye  Cumhuriyetinde  1927  yılı  sonuna  kadar  eski  Osmanlı  paraları  tedavülde  kaldı.  5 Aralık  1927  De  Türkiye  Cumhuriyetinin  ilk  kağıt  parası  -  Harf  İnkılabı  henüz  yapılmadığından-  Osmanlıca  ve  Fransızca  olarak  basıldı  ve  tedavüle  girdi. Eski  Osmanlı  paraları  ise tedavülden  kaldırılıyordu  ama  bu  oldukça  uzun  bir zaman  aldı.

Cumhuriyet  döneminin  Türkçe-Latin  harfli  ilk  kağıt  parası  15 Ekim  1937  de  basıldı.

14 Mart 1947 tarihinde hükümet bir karar alarak geçerlilikleri devam eden Osmanlı Bankası banknotlarının 1 Nisan 1947 tarihinden itibaren 1 sene içinde altın karşılığı ödeneceğini duyurdu. Bu kararla, Cumhuriyetin Osmanlı'dan devraldığı son kağıt paralar da kuruluşunun 25. senesinde tedavülden alınmış oldu.

Evet  kağıt  paramızın  kısa  öyküsü  bu  kadar.  Rabbim  hiç kimseye  az  verip  bezdirmesin, fazla  verip   azdırmasın. 

RESİMLER:

1-  Üzerinde  '' ”Bedeli Çanakkale’de kan olarak tesviye olunacaktır”  yazan  100  liralık  Osmanlı Evrak-ı  Nakdiyesi
2- Ortasından kesilerek  1/2  Lira  olarak kullanılan ( 50  Kuruş ) Osmanlı  Parası
3- İngilizlerin  Osmanlı  ekonomisini  iyice  çökertmek  için  1918  de  bastırıp  Osmanlı  Devletine  soktukları  sahte  10  Lira
4- 5-  Cumhuriyet  döneminin  ilk  kağıt  paralarından  ikisi
6- Türkiye'de   ve  tamamen  Türkçe  olarak  basılan  ilk  ve  en  büyük değerdeki para ( 1000 Türk  Lirası ) [ 1930  yılında  basılmış ]
7- Türkiye'de  Cumhuriyet  döneminde  Atatürk haricinde  Türk  Lirasında  resmi  olan  tek  Cumhurbaşkanı  İsmet  İnönü  idi. ( O  döneme  ait  500  Tl )
8-1995  de  bastırılan  1.000.000 Tl 
9-Günümüzün- değeri  en  büyük olan- 200  Tl  lik  banknotu 



( ''bedeli Çanakkale'de Kan Olarak Tesviye Olunacaktır --''para Para Para V başlıklı yazı Sami Biber tarafından 29.05.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.