Makale / Araştırma

Eklenme Tarihi : 15.06.2018
Okunma Sayısı : 1417
Yorum Sayısı : 8
Günün Yazısı

Bu Yazı 16.06.2018 tarihinde
GÜNÜN YAZISI
olarak seçilmiştir.

“O OLMASAYDI BİZ OLMAZDIK DEMEK GİZLİ BİR ŞİRKTİR. “

        O olmasaydı da Allah dilemişse mutlaka oluruz. Yaratan Allah’tır ve tek muhtaç olmayan yegane yaratıcıdır. Yaratılan her şey Allah’a muhtaçtır. O olmasaydı olmazdık diyenler bilsinler ki bu söz bir şirktir. Çünkü o dediklerini ve taptıkları putları da yaratan da Allah’tır.

          Allah kalbimizde kendisinden başka hiçbir sevgi istemez. Allah ile aramıza koyduğumuz her sevgi gizli şirktir. Allah’tan daha çok sevdiğimiz her şey, Allah’ı Rab mevkiinden, indirip yerine koyduğumuz bizim Rabbimiz olmaktadır. Bu Allah’tan daha çok sevdiğimiz bir şey veya esiri olduğumuz nefsimizin afetleridir. Allah cc. lehü yerlerde ve göklerde ve ikisi arasında ne yarattı ise hepsini en çok sevdiği ve ruhundan ruh üfürdüğü insan için yaratmıştır.

45/CÂSİYE-13: Ve sahhare lekum mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardı cemîan minh(minhu), inne fî zâlike le âyâtin li kavmin yetefekkerûn(yetefekkerûne).

Ve göklerde ve yerde olanların hepsini kendinden (bir lütuf olarak) size musahhar (emre amade) kıldı. Muhakkak ki bunda, tefekkür eden bir kavim için mutlaka âyetler (ibretler) vardır.

2/BAKARA-29: Huvellezî halaka lekum mâ fîl ardı cemîan summestevâ iles semâi fe sevvâhunne seb’a semâvât(semâvâtin), ve huve bi kulli şey’in alîm(alîmun).

O (Allah) ki, yeryüzünde olanların hepsini sizin için yarattı. Sonra (kudret ve iradesiyle) göğe yönelip, onları da yedi (kat) gök olarak düzenledi. Ve o, Alîm'dir (herşeyi en iyi bilendir).

          Ama insanı ise yalnız kendisi için yaratmıştır.

2/BAKARA-156: Ellezîne izâ esâbethum musîbetun, kâlû innâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn(râciûne).

Onlar ki, kendilerine bir musîbet isabet ettiği zaman: “Biz muhakkak ki Allah içiniz (O'na ulaşmak ve teslim olmak için yaratıldık) ve muhakkak O'na döneceğiz (ulaşacağız).” derler.

          Kendisine kulluk etsinler ( ibadet etsinler ) diye değil, kul olsunlar diye yaratmıştır. Kul olmanın içinde kullukta vardır tabii.

51/ZÂRİYÂT-56: Ve mâ halaktul cinne vel inse illâ li ya'budûn(ya'budûni).

Ve Ben, insanları ve cinleri (başka bir şey için değil, sadece) Bana kul olsunlar diye yarattım.

          Allah’tan başka her şey Allah’ın yaratığıdır ve Allah’a muhtaçtır. Muhtaç olmayan tek güç Allah’tır. Yaşarken lütfettiği her şey bize verdiği birer emanettir. Ölümsüz kimse yoktur. Allah yarattığı her şeyi belli bir kader ve ömürle yaratmıştır ve zamanı gelince ölecektir.

6/EN'ÂM-59: Ve indehu mefâtihul gaybi lâ ya’lemuhâ illâ huve, ve ya’lemu mâ fîl berri vel bahr(bahri), ve mâ teskutu min varakatin illâ ya’lemuhâ ve lâ habbetin fî zulumâtil ardı ve lâ ratbin ve lâ yâbisin illâ fî kitâbin mubîn(mubînin).

Ve gaybın anahtarları, O'nun yanındadır. Onu O'ndan başkası bilmez. Ve denizde ve karada ne varsa bilir. O bilmeksizin, bir yaprak dahi düşmez. Yerin karanlıkları içinde hiçbir yaş ve kuru bir dane yoktur ki, “Kitab-ı Mübîn”de bulunmasın.

         Allah müsaade etmezse yaprak kımıldamaz. İnsanlar kurandan habersiz yaşadıkları için bilmeden gizli şirke düşebilmektedirler. Bu yüzden Peygamber Efendimiz .s.a.v. şöyle buyuruyor;

         “Bundan sonra benim ümmetim açık şirke düşmez. Hiç kimse güneşe, aya, yıldıza puta tapmaz. Ancak ümmetimin karıncanın ayak seslerinden daha sessiz olan gizli şirke düşmelerinden korkarım”

          Evet, vücuda gelen her iş Allah’ın izni ve tayin ettiği kader çerçevesinde meydana gelmektedir. Bu nedenle yapılan başarıları insanın kendisinden bilmesi bir gizli şirktir. Kazanılan bazı şeyleri, savaşları, başarıları bazı kişilerden bilmek bir gizli şirktir. Çünkü o başarılara müsaade eden ve yardımcı olan Allah’tır. Allah Müslümanlara göklerin ve yerlerin orduları ile yardım etmektedir.

48/FETİH-4: Huvellezî enzeles sekînete fî kulûbil mu’minîne li yezdâdû îmânen mea îmânihim, ve lillâhi cunûdus semâvâti vel ard(ardı), ve kânallâhu alîmen hakîmâ(hakîmen).

Mü'minlerin kalplerine, îmânlarını îmân ile artırsınlar diye sekîneti indiren, O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Ve Allah; Alîm'dir, Hakîm'dir.

8/ENFÂL-9: İz testegîsûne rabbekum festecâbe lekum ennî mumiddukum bi elfin minel melâiketi murdifîn(murdifîne).

Rabbinizden yardım istediğiniz zaman böylece O, size icabet etti. Muhakkak ki Ben, birbirini izleyerek gelen bin melekle, size yardım edenim (yardım eden Benim).

8/ENFÂL-65: Yâ eyyuhen nebiyyu harridıl mu'minîne alel kıtâl(kıtâli), in yekun minkum işrûne sâbirûne yaglibû mieteyn(mieteyni), ve in yekûn minkum mietun yaglibû elfen minellezîne keferû bi ennehum kavmun lâ yefkahûn(yefkahûne).

Ey Peygamber! Mü'minleri savaşa teşvik et (isteklerini arttır). Eğer sizden sabırlı olan 20 kişi olursa, 200 kişiye gâlip gelir. Ve şâyet sizden 100 kişi olursa, onların fıkıh (idrak) edemeyen bir kavim olmalarından dolayı, kâfir kimselerden 1000 kişiye gâlip gelir.

3/ÂLİ İMRÂN-13: Kad kâne lekum âyetun fî fieteynil tekatâ fietun tukâtilu fî sebîlillâhi ve uhrâ kâfiratun yeravnehum misleyhim ra’yel ayn(ayni), vallâhu yûeyyidu bi nasrihî men yeşâ’(yeşâu) inne fî zâlike le ibreten li ulîl ebsâr(ebsâri).

(Bedir savaşında) çarpışan iki fırka, sizin için bir ibret olmuştur. Bir fırka Allah'ın yolunda savaşıyor ve diğeri kâfir olan (fırka), onları (bizzat) gözleri ile kendilerinin iki misli görüyorlardı. Ve Allah dilediğini, kendi yardımı ile destekler. Muhakkak ki bunda, ulûl ebsar (basîret sahipleri) için mutlaka ibret vardır.

          İnsanları başarıya götüren vesileleri Allah yaratır. Bu yüzden başarıları Allah’tan değil de kendimizden ve ya insanlardan bilmek bir gizli şirktir.

         Hastayı iyileştiren doktor veya ilaç değildir. Onları vesile ederek şifa veren yalnız ve yalnız yaratıcımız Allah’tır. Bu başarıyı doktordan veya ilaçtan bilmek bir gizli şirktir. Çünkü Doktoru ve ilacı yaratan da Allah’tır.

        Mesela O olmasaydı biz olmazdık demek bir şirktir. Babamız olmasaydı biz yoktuk demek bir şirktir. Bizi yaratmayı dilemişse başka babalardan dünyaya getirirdi….!

         “ATATÜRK OLMASAYDI BİZ OLMAZDIK” ! diyenler bilsinler ki, Allah yardım etmeyi dilemişse mutlaka yarattığı bir insanı vesile eder ve yardımını gönderirdi. “BU SÖZ AÇIK BİR ŞİRK SÖZÜDÜR.” Çünkü ATATÜRK’ü de yaratan ve ona o görevin verilmesini takdir eden ALLAH’tır.

         Lütfen konuştuklarımıza dikkat edelim. Kaş yapalım derken göz çıkarmayalım. Çünkü bizler akıl ve irade sahibi insanlar olarak davranış biçimlerimizle cenneti veya cehennemi bu dünyada kazanırız. Ve bu dünyada güvendiğimiz hiçbir canlı öbür dünyada bize yardım edemez. Güvendiklerimiz de Allah’a hesap verecekler ve kendi amelleri ile baş başa kalıp yargılanacaklardır…!

Allah Razı Olsun.

Burhan AKSU

( “O Olmasaydı Biz Olmazdık Demek Gizli Bir Şirktir. “ başlıklı yazı mihrimah tarafından 15.06.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.