Zamanın kül tablasında zehirim

Zemherilerin ortasında bir garip fani

Aşka tutsak benliğin hicap haritasında

Kırık kanatlı bir düşüm

Düşünmediğin kadar pejmürde

Yarım adaların sicili tutsak

Her gece gördüğüm kâbuslarda.

 

Yanıkların gazeliyim;

Yanmadığım kadar sıcak;

Sevmediğim kadar bitap…

Haşmetli bir gölgeyim;

Teninde kemirgen matem:

Aslıma düşkünüm ezelden

Öncemle yeknesak bir husumet

Sonrama kefil olsam keşke

Ayaklarımda kor hasret:

Gidip gelmelerden yorgun tınısında

Hazanın kanayan dallarına çakılı

Kendi halinde bir düş.

 

Ceplerinde düşkünlüğümün;

Varlık kadar yeis bunca

Ödenmemiş kefaretin.

Haznesi sıcak ve yalnız;

Gayesi kendince içindeki çocuğa

Dönük yüzünde

Geçimsiz yılların

Zarf attığı

Kayıp adresimin naşına düşkün

Bir meczup,

Kaybolmuşluğun sihrine vakıf.

 

 

Arkası yarın bir hutbe:

Nasıl ki inkârı ömrün habis bir rüya

Varlığın kıtalarına doluşan

Varla yok arası hayâ

Elbet insanın ömrü yetmez bunca doldurulmuşluğa

Göz yumup,

Başlamaksa yeniden…

 

Külliyatı şafağın,

Sığınıp da gecenin restine.

Varlık darmaduman

Taş yüreklerin siciline yenik bir ima:

Katlanılası bedellerin

Ucu yanık urganı adeta

Hayatın sicimi gökten uzanmış o el.

Haşmetin de alası

Sevip boğulmuşsan kendi yarattığın denizde.

 

Ne gam!

Yaratılan en aciz kuram.

Ne ala!

İki dudağın arasında

Yerle yeksan bir tümce

Basireti bağlanmış mutluluğun

Kırık kanatlarında

Ölüme uzanan o son celsede.


( Son Celse başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 19.09.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.