lafı tarttı ağırdı ...oku ,içimi açacağım sana desem mi ?
diye düşündü sonra adamın biri... ve kumunu çekti denizlerin 
çöl yapmak için...bıraktı tuttuğu kendini el ayak çekilince

ve hatta aklına eserken karayel...

öylesine bakıyorum avuçlarıma,
elde değilsin
uçurum eklenmiş kıyılar el/verişsiz
dalgakıranda lodoslu sis 
derinde kış kıyamet tortusu
nefes tükengen
yük gemisi gibiyim denizine
su alıyorum...
boşluğun da zan altında
bilirsin mümince severdim
kim sürdüyse kahveyi gözüne
kim boyadıysa taşını yeşile
ve  seni şehrim kadar
üstüne doğduğum

diye  geçirdi öylesi aklından
yuvarlaktır bütün saçmalar,bu düpedüz saçma
diyerek...

ve durup durmazken sonra

yangın susuyor
ben de...
kıpkırmızı tutmayan dileklerim
yaşlandır öfkemi
hayır duasına evet demek,
sürdürmek ummayı
içerliyor dışım  çokça denedim
hicrete de gönülsüzüm velhasıl
yedi defa istihare eyledim

diyecekmiş gibi, kıpırdattı dudaklarını yutkunurken
aklından geçenler

ve sonra
daha nasıl anlatayım Allah aşkına...la havle bol ünlemli,
beyhude kırk yama diyerek sustu epeyce daha...

sana tabii
elbette sana
ve sargı bezi bir belkiye

suadiyeeylülikibinonsekiz
Demir Mutlugil



( Dudağıma Değdirdiğim İşaret Parmağı başlıklı yazı DemirMUTLUGİL tarafından 20.09.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.