Celalli ve haşin bakmakla,
Aşk ve şevkle yazdığım mektuplarımı
okumamakla,
Sana olan aşk ve sevdamı, pazarlarda
çok ucuza satmakla,
Aşkın yollarında, beni bir başıma
bırakmakla,
Sevgi ve muhabbetini, saklamakla,
Söylesene ne geçiyor eline?
Beni hor ve hakir görmekle,
Beni bana küstürmekle,
İçi dolu sevgilerini, benden
esirgemekle,
Yaşarken beni, her gün öldürmekle,
Birlikte ektiğimiz, sevda fidanlarının,
can suyunu vermemekle,
Söylesene ne geçiyor eline?
Sana karşı en manidar duygularımı,
rencide etmekle,
Gönül bahçemde, bülbül yerine baykuşları
öttürmekle,
Cahil cühehalıyı bana güldürmekle,
Çok önemsiz küçük şeyleri, büyütmekle,
Yarına dair pespembe umutlarımı,
kaybettirmekle,
Söylesene ne geçiyor eline?
Sana meftun olan gönlümün, hararetini
gidermemekle,
Ben gibi sana meftun birini, yad ellere
salıp çarnaçar etmekle,
Rengârenk Muhammedi gül bahçelerinde,
el ele kol kola gezmemekle,
Şarıl şarıl akan, aşkın pınarlarından, kana
kana su içirtmemekle,
Vicdan ve merhametini kaybetmiş
zalimlerin köprülerinden geçirtmekle,
Söylesene ne geçiyor eline?
Mahir bir hırsız misali sana sevdalı
yufka gönlümü çalmamakla,
İhtiyacım olduğunda bir anne gibi
başımı sevgiyle sıvazlamamakla,
Sevda meclislerinde adım konuşulduğunda
beni savunmamakla,
Gönlündeki husumet kin ve nefret
duygularını yakmamakla,
Kır çiçeklerinden mahirce yaptığım tacı
başına takmamakla
Söylesene ne geçiyor eline?
Gül veçhini motif motif işlediğim sevda
gergefini başucuna asmamakla,
Hısımlardan değil de hasımlardan beni
sormakla,
Aşkın bayrağını sevdanın ulu dağlarında
dalgalandırmamakla,
Gönül tarlalarımı sulayan, buz gibi berrak
akan, pınarlarımı bulandırmakla,
Bir önce visalin gerçekleşsin diye,
firaklardan şahlanmış rahvan at misali kaçmamakla,
Söylesene ne geçiyor eline?
27/Eylül/2018