Ne çoktun aslında!

Kapı kollarına tutunurken mi oldu bu kaza

Enkaza dönmüş hazanların güllerini/

Hangi çirkef kuyusunda harcadın

Şimdi börtü böcek ayinleri kulağımda

Kulağımda ardından inleyen bakışlar/

Sevdalar

Yaşamlar

Anneler

Kadınlar

Çocuklar

 

Doydun biliyorum;

Yüreğine kurt düşmüş

Bu insan müsveddelerinden

Sağlık harcaması bile yapmadın

Son bakışların bile kirli

Kirli ellerin…

 

Mezar taşına son kez gülümseyen

Ölüler gibiydi gidişin…

Gidişin kimin umurunda oldu/

Sevdaların hangi kitabın kabuğu

Ekmek attın mı bir serçeye

Yüreğini okşadın mı karıncanın

Soyuna küfredildi mi ağız dolusu

Ağız dolusu şaraplar kustun mu?

Altın ipek gömleğinin yakasına

 

Gittin!

Biliyorum mezhebine bir dal çıkarmadan

Saygı nöbetlerinde ellerin yaslanmadan

Bir güllü goncaya/

 

Şimdi;

Kurnaz yangınlarında ağla

Çalılar bağla saçlarına/

 

Kimin umurunda gittin

Mezarında bir dil uzamış bak

 

Çirkef dallarından…

 

( Mezar Taşına Gülümseyen Ölüler başlıklı yazı prens tarafından 27.09.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.